Esas No: 2019/1457
Karar No: 2022/1275
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1457 Esas 2022/1275 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Gaziantep 5. Ağır Ceza Mahkemesi, uyuşturucu ticareti suçundan sanıkların hükümlendirilmesine karar verdi. Sanıkların avukatlarından biri temyiz incelemesi için duruşma talebinde bulundu, ancak talep reddedildi. Mahkeme, sanıkların suçlu olduğunu ve hükümlerin onanmasına karar verdi. Ancak, sanık hakkında verilen bir diğer hüküm bozuldu çünkü sanığın öldüğü tespit edilmediği için hüküm verilemedi. Diğer bir sanık hakkında verilen hüküm de bozuldu çünkü zincirleme suçun uygulanmasında hata yapıldı ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ve kanun değişiklikleri dikkate alınmadı. Kanun maddeleri:
- 5320 sayılı Kanunun 8/1
- CMUK'un 318 ve 5271 sayılı CMK'nın 299. maddeleri
- TCK'nın 53. maddesi
- TCK'nın 64. maddesi
- TCK'nın 188/3. maddesi
- TCK'nın 43. maddesi
- 7242 sayılı Kanun
"İçtihat Metni"
Mahkeme : GAZİANTEP 5. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Gerekçeli karar başlığına suç tarihlerinin "Sanık ... ve ... yönünden; 30/08/2013, sanık ... yönünden;28/08/2013, sanık ... yönünden;31/08/2013, sanık ... yönünden; 01/09/2013" olarak yazılması yerine sanık ayrımı yapılmaksızın suç tarihlerinin "31/08/2013" olarak yazılması mahkemesince düzeltilmesi mümkün maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
A)Sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen hükümlerin incelenmesinde:
Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanunun 8/1, CMUK'un 318 ve 5271 sayılı CMK'nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının ve 7242 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin, infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B)Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
UYAP ortamından alınan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden önce 18/04/2014 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında, bu husus araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde sanık hakkında açılan kamu davasının TCK’nın 64. maddesi gereğince düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
C)Sanık ... hakkında verilen hükmün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Sanığın uyuşturucu madde sattığına ilişkin edinilen bilgiler üzerine, alıcı görevlilerin 30/08/2013 ve 01/09/2013 tarihlerinde sanıktan esrar satın aldıkları alıcı görevlilerin değişik tarihlerdeki satın alma işlemlerinin suçu ve failini belirleyerek suç delillerini elde etmeye yönelik çalışmalar kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla alıcı görevlilere yapılan uyuşturucu madde satışlarında zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, sanığın hareketlerinin bütünüyle TCK'nın 188/3. maddesinde açıklanan “satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, değişik zamanlarda aynı suçun birden fazla işlendiği düşüncesiyle sanık hakkında zincirleme suçla ilgili TCK'nın 43. maddesinin uygulanması,
2)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
10.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.