19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1486 Karar No: 2018/1061 Karar Tarihi: 07.02.2018
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/1486 Esas 2018/1061 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2017/1486 E. , 2018/1061 K.
"İçtihat Metni"
Manevi veya mali haklara tecavüz suçundan şüpheliler ... internet sitesi yetkilileri hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 27/04/2016 tarihli ve 2015/171504 soruşturma, 2016/39908 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair mercii İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliği"nin 23/05/2016 tarihli ve 2016/2658 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığı"nın 27/01/2017 gün ve 94660652-105-34-14438-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03/02/2017 gün ve KYB.2017-7449 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda, www.bursahakimiyet.com.tr isimli internet sitesinde yayınlanan birtakım fotoğrafların, lisanssız kullanıldığından bahisle şikayetçi olunması neticesinde, temin edilen 26/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda, söz konu fotoğraflarla ilgili mali hakların devrine ilişkin sözleşmenin bulunmadığı belirtilmiş ise de, müşteki şirket vekilinin bila tarihli itiraz dilekçesinin ekinde yer alan 08/09/2015 tarihli sözleşmeye ek olan sözleşmenin değerlendirilmemesi ve şüphelilerin tespit edilerek ifadelerine başvurulmaması karşısında, 26/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen eksikliklerin giderilerek ek sözleşme kapsamında yeni bir bilirkişi raporunun temin edilmesi ve şüphelilerin ifadelerinin alınması gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliği"nin 23/05/2016 tarihli ve 2016/2658 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde kanun yararına bozma istemine konu kararı veren Sulh Ceza Hakimliği tarafından yapılmasına, 07/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.