19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5431 Karar No: 2018/1053 Karar Tarihi: 07.02.2018
6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/5431 Esas 2018/1053 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 6831 Sayılı Kanuna aykırılık suçunu işleyen sanığın hapis cezasını ertelemediğini ancak bu cezanın yanlış şekilde ertelendiğini belirtti. Vicdani kanıtın kesin ve tutarlı olduğu, eylemin doğru nitelendirildiği ve suç tipine uyarlandığı bildirildi. Ancak, davayı vekille takip eden İdare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği halde, nisbi vekalet ücretine de hükmedildiği için hüküm kanuna aykırı bulundu. Bu nedenle hüküm düzeltildi ve müsadere baraka değeri üzerinden belirlenen nispi vekalet ücreti ibaresi çıkarıldı. 6831 Sayılı Orman Kanunu'ndan bahsedilirken 112, 113 ve 114. maddelerine atıfta bulunuldu.
19. Ceza Dairesi 2017/5431 E. , 2018/1053 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkındaki hükmün aynen açıklanması gerekirken CMK"nın 231/11. maddesine aykırı olarak hapis cezasının ertelenmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nisbi olmak üzere belirlenmiştir. Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücret ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 365/2. maddesinin aksine ceza davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen tesis değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan hüküm fıkrasında yer alan "ile müsadere baraka değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 275 YTL nispi vekil ücretinin" ibaresinin çıkarılması suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.