Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/755
Karar No: 2010/2160

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2009/755 Esas 2010/2160 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2009/755 E.  ,  2010/2160 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle S.S.K.Başkanlığı tarafından sigortalıya bağlanan gelirlerde katsayı değişmesi nedeniyle meydana gelen artışlar sonucu yeniden hesaplanan peşin sermaye değerinin zararı karşıladığı hallerde, davacının dava açarken bu hususları bilmesi mümkün bulunmadığından, maddi tazminat isteminin bu nedenle reddi nedeniyle davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemez ise de mahkemece reddedilen maddi tazminat konusunda davalı yararına avukatlık ücreti verilmiş olmasının davacı temyizi bulunmadığından bozma nedeni yapılamamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir
    Mahkemece davacıların maddi tazminat istemlerinin reddine, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir
    Davacılar murisi ... ‘in kullandığı iş makinasını davalı işyeri şantiyesine park edip yürürken kepçenin altına yük almak için geri geri gelen ve Halil Keleş’in kullandığı kamyonun altında kalarak öldüğü iş kazası olayında ölen sigortalının %25 davalı şirketin %60 ve kamyonu kullanan şoför ... ’in %15 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
    Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
    Bu ilkeler gözetildiğinde davacılardan eş ... yararına 50.000,00 TL, çocuklar ..., ... ve ... yararına 30.000,00’er TL, ölenin kardeşleri ... , ... ve ... yararına 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken eş için 75.000,00 TL çocuklar için 50.00,00’er TL ve kardeşler için 7.000,00er TL ’sına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümüyle silinerek yerine,
    “1- Davacıların maddi tazminat istemlerinin reddine, ret harcı olan 14.00 TL harçtan davacılar tarafından ödenen 12.20 TL harcın tenzili ile bakiye 1.80 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye"ye gelir kaydına, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına, reddedilen maddi tazminat nedeniyle 500,00 TL avukatlık ücretinin her davacıdan ayrı ayrı alınarak davalıya verilmesine,
    3- Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacı eş ... için 50.000,00 TL, çocuklar ..., ... ve ... yararına ayrı ayrı 30.000,00’er TL ve kardeşler ..., ... ve ... yararına ayrı ayrı 5.000,00’er TL manevi tazminatın 16.12.2005 olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine , fazla istemlerinin reddine
    3-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, vekil ile temsil edilen davacılar için hüküm altına alınan manevi tazminat miktarları üzerinden hesaplanan eş için 5.100,00 TL , çocuklar için ayrı ayrı 3.300,00’er TL ve kardeşler için ayrı ayrı 600,00’er TL avukatlık ücretlerinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, red olunan manevi tazminat miktarı üzerinden aynı Tarife uyarınca hesaplanan eş için 5.100,00 TL, çocuklar için ayrı ayrı 3.300,00’er TL, kardeşler için ayrı ayrı 600,00 TL avukatlık ücretlerinin de davacılardan alınarak davalıya verilmesine
    4-Davacı tarafından yapılan toplam 560,00-TL yargılama giderinden ret ve kabul oranına göre takdiren 217,00-TL sının davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kalanın davacılar üzerine bırakılmasına
    5-Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, karar kesinleştikten sonra davacılar tarafından peşin yatırılan 5.426,20 TL harcın talep halinde davacılara iadesine, rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 1.3.2010 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi