19. Hukuk Dairesi 2014/7068 E. , 2014/9860 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 28. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 04/06/2013
NUMARASI : 2011/359-2013/171
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirketin likit petrol gazı dağıtım firması olup, davalı ile yapılan bayilik sözleşmesi ve ek protokolü uyarınca, bayii olan davalının müvekkilinden aylık 10 ton LPG almayı taahhüt ettiğini, 5 yıllık olan sözleşmede, davalının uyarılara rağmen LPG alım taahhüdüne uymadığından sözleşmenin süresinden önce ve haklı nedenle müvekkili tarafından 13.01.2011 tarihli ihtarname ile feshedildiğini, sözleşmenin 22.2. maddesi uyarınca cezai şart ve 21.4. maddesi uyarınca da eksik LPG alımından dolayı kar mahrumiyeti talep hakları olduğundan, kar mahrumiyeti alacağından dolayı şimdilik 9.000-TL, cezai şart alacağından dolayı ise şimdilik 1.000-TL" nin 29/01/2011 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşmeyi feshetmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, verilen tonaj taahhüdünün rekabet hukukuna aykırı olduğunu, davacının tüplerinin eski ve kalitesiz olması nedeniyle müvekkilinin satışlarının düştüğünü, ayrıca müvekkilinin talebine rağmen davacının tüp göndermediğini, kabul anlamına gelmemek üzere talebin fahiş olduğunu, müvekkilinin mahvına neden olacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalının sözleşme hükümlerini yerine getirmediği, dolayısıyla davacının sözleşmeyi fesihte ve kar kaybı ile cezai şart isteminde haklı görüldüğü gerekçeleriyle, davanın kabulüne ve 1.000-TL cezai şart, 9.000-TL kar kaybı toplamı olan 10.000-TL" nin temerrüt tarihi olan 07/02/2011" den itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen bayilik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda sözleşmenin 22.2. maddesinde belirtilen cezai şartın istenebileceği belirtilmiş ve mahkemece sözleşme hükümleri tartışılmaksızın anılan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki sözleşmenin 22.2. maddesinde "...Bayi mücbir sebep dışında, süresinden önce bayilik sözleşmesini tek taraflı olarak feshederse, ticareti terkederse, ve/veya sözleşmenin 5. maddesindeki hükümlere aykırı davranırsa, sözleşmede münderiç diğer tazminat ve cezai şartların haricinde bayi, sözleşmenin fesih tarihindeki 10 ton LPG "nin ana depo satış fiyatı kadar bedeli, cezai şart olarak H. Petrol Ürünleri San. ve Tic. A.Ş"ne ödemeyi peşinen kabul ve taahhüt etmiştir." şeklinde hüküm olup, bu madde uyarınca cezai şart talep edilebilmesi sözleşmenin davalı bayi tarafından feshedilmesi önkoşuluna bağlanmış olmasına rağmen, mahkemece bu maddeye dayalı olarak bilirkişi tarafından düzenlenen rapor esas alınarak karar verilmesi isabetsizdir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 21.4. maddesinde ise "Bayinin kusurundan dolayı sözleşme H. Petrol Ürünleri San. ve Tic. A.Ş tarafından feshedilmişse, 5 yıllık sürenin sonuna kadar geçecek süre içerisinde, Bayinin almayı taahhüt ettiği LPG" den, aldığı LPG miktarı düşüldükten sonra eksik kalan kısım, bayiye en son verilen 1 ton LPG nin satış fiyatı ile çarpılmak suretiyle hesaplanan miktar, bayi tarafından H. Petrol Ürünleri San. ve Tic. A.Ş"ne nakden ve defaten ödenecektir." hükmüne yer verilmiş ve bu madde uyarınca sözleşmenin bayinin kusurundan dolayı dağıtıcı davacı tarafından feshi halinde bayi tarafından ödenecek tazminat şekli belirtilmiş olup, mahkemece sözleşmenin bu hükmü de gözönüne alınarak oluşturulacak yeni bir bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.