![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/40715
Karar No: 2022/2048
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/40715 Esas 2022/2048 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/40715 E. , 2022/2048 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Sahte belge düzenleme, sahte belge düzenleme fiiline iştirak, defter, kayıt ve belgeleri gizleme
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet
Sanık ...’in yokluğunda verilen hükmün, sorgusunda bildirdiği adresinde 04.06.2014 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi uyarınca muhtara tebliğ edildiği, ancak 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi ve muhatabın adresinde bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Yönetmeliğinin 30/1. maddesi hükümlerine aykırı olarak muhatabın adreste bulunmama sebebine dair mevzuata uygun açıklama bulunmayan, komşu imzası veya imzadan imtina beyanının da yer almadığı tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, sanığın öğrenme üzerine 12.06.2014 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
A)Sanık ... hakkında ''2008 takvim yılında sahte belge düzenleme'' suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin, ''2009 takvim yılında sahte belge düzenleme'' suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın, sanık ... hakkında ''2008 takvim yılında sahte belge düzenleme fiiline iştirak'' suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin ve ''2009 takvim yılında sahte belge düzenleme fiiline iştirak'' suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizlerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen suçların Kanundaki cezalarının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık ..., sanık ... müdafisi ile katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
B)Sanık ... hakkında ''defter, kayıt ve belgeleri gizleme'' suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne sanığın, sanık Rıfat Atmaca hakkında ''2008- 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme" suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyizlerinin incelenmesinde;
1)Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden;
a) Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarihli ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nin 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; engel adli sicil kaydı bulunmayan, hükmolunan cezası ertelenen ve CMK‘nin 231. maddesinin uygulanmasını kabul eden sanık hakkında, “kamu zararı karşılanmadığından” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle CMK'nin 231. maddesinin sanık lehine uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b)Mahkûm olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 53/3. maddesi uyarınca sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı ancak diğer kişilere yönelik bu haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2)Sanık ... yönünden kurulan hükümler yönünden;
Sanığın UYAP aracılığıyla MERNİS üzerinden ulaşılan nüfus kaydına göre hükümden sonra 12.11.2014 tarihinde öldüğü belirlendiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64/1 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca, sanık Rıfat Atmaca yönünden diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin ve belirtilen sebeplerden dolayı ... hakkındaki hükmün BOZULMASINA, 10.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.