Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/38174 Esas 2014/4258 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/38174
Karar No: 2014/4258
Karar Tarihi: 12.02.2014

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/38174 Esas 2014/4258 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2012/38174 E.  ,  2014/4258 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2010/279718
    MAHKEMESİ : Manisa 1. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 02/04/2010
    NUMARASI : 2009/1479 (E) ve 2010/298 (K)
    SUÇ : Tehdit

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
    Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun kanuni tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
    Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak kanuni indirim nedeni olarak kabul edilebilmesi olanaklı ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.
    Somut olayda; sanığın katılana “bu işler an meselesidir, bizim gençlerimiz çoktur, memleketten gelen gençlerimiz vardır, sen davanı geri al" diyerek tehdit etmesi eyleminin TCK"nın 106/1. maddesinin 2. cümlesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden “müşteki üzerinde korku ve endişe uyandırıcı bir etkide bulunmadığı ve suçun unsurlarının gerçekleşmediği” biçimindeki kanuni olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.