Esas No: 2018/632
Karar No: 2022/2045
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/632 Esas 2022/2045 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından sahte belge düzenleme suçundan mahkum edilen bir sanığın temyiz incelemesi, Ceza Dairesi tarafından değerlendirildi. Daire, sahte fatura düzenleme/kullanma suçlarıyla ilgili Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararını benimsedi ve aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğuna dikkat çekti. Ayrıca, sanık hakkında TCK'nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle hükümde bozma yapılmadı. Kararda ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararının infaz aşamasında dikkate alınması gerektiği belirtildi. İkinci suçlamaya yönelik olarak, suç tarihleri ile temyiz inceleme tarihi arasında olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği belirtilerek, hükümlerin bozulmasına ve davaların düşmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 213 sayılı VUK’nin 230. maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 43. maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 67/4. maddesi, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi, 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte belge düzenleme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
1) ''2010 takvim yılında sahte belge düzenleme'' suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme/kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK‘nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu hususa yönelik bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK'nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA,
2) ''2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme'' suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen suçların Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 10.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.