Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/16552 Esas 2016/6757 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16552
Karar No: 2016/6757
Karar Tarihi: 19.04.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/16552 Esas 2016/6757 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/16552 E.  ,  2016/6757 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1-2(b), 22/3, 62/1, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet


Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1 ve 22/4. maddelerinde yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, mağdurun 3. derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı somut olayda, her ne kadar sanık tali kusurlu ise de; meydana gelen zararın ağırlığı gözetilip, alt sınır aşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza tayini yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından; TCK"nın 61/2. maddesi gereğince, bilinçli taksir hükümlerinin temel ceza tayininden sonra uygulanması gerekirken nitelikli halden sonra uygulanmış olması sonuç ceza değişmediğinden bu hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura, ceza miktarına ve eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin(g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
İsabetsiz olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanığa verilen temel



cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olduğundan, hüküm fıkrasının temel cezanın belirlenmesine ilişkin ilk bendindeki ""amaç ve saikiyle" ibarelerinin çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.