23. Ceza Dairesi 2015/8418 E. , 2016/7378 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 43, 62, 53/1. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar ... ve ..."un kendilerini Sosyal Sigortalar Kurumu Denetleme Elemanı olarak tanıtarak, katılanların ortak oldukları işyerine gittikleri, yanlarında götürdükleri Sosyal Sigorta Araştırma Gazetesi ve bu gazete adına düzenlenmiş görev, yetki belgeleri ve vergi levhalarını göstererek sigorta kurumundan geldiklerini ikna ettikleri, işyerinde denetleme yapacaklarını, belirledikleri eksiklikler dolayısıyla yüksek miktarlarda para cezası ödemeleri gerekeceğini belirterek ayrı ayrı pazarlığa giriştikleri, 2008 yılı Temmuz ayında katılanlar Şeref ve ..."tan 500 TL ve 09.10.2008 tarihinde tekrar gittikleri işyerinde ..."tan 15.TL para tahsil ettikleri bu şekilde üzerlerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
Sanıkların savunmaları, katılanların beyanları, tanık anlatımları, belge suretleri ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni görülmemiş olup,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması ve TCK"nın 53. maddesinin (c) bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinden koşullu salıverilme tarihine, alt soyu haricindekiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesi eklenmek suretiyle suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.