Esas No: 2017/214
Karar No: 2020/11314
Karar Tarihi: 23.11.2020
Danıştay 6. Daire 2017/214 Esas 2020/11314 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2017/214
Karar No : 2020/11314
KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE BULUNAN
(DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : I- …
II- … mirasçıları
1- … 3- …
2- … 4- …
5- … mirasçıları
a-…
b-…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına dair Danıştay Altıncı Dairesinin 09/11/2016 tarih ve E:2016/2130, K:2016/7078 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzmir İli, … İlçesi, … Mahalesi … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planında eğitim sitesi alanı olarak ayrılmasına rağmen, kullanım amacı doğrultusunda kamulaştırılmaması nedeniyle mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taşınmazlarının değerine karşılık, davacılardan … için 100.000,00 TL ve … için ise 75.000,00 TL olmak üzere toplam 175.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda, dosyadaki bilgi ve belgeler ile yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden; davacıların mülkiyet hakkının ihlal edilmesi sonucunu doğuracak şekilde uzun süre taşınmazın imar programlarına alınmadan bekletilmesi nedeniyle, davacılardan … hissesine karşılık gelen 511.746,95TL, … hissesine karşılık gelen 383.810,20TL taşınmaz bedelinin dava açma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalı idarenin temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, Kamulaştırma Kanunundaki yeni yasal düzenleme uyarınca, bu aşamada hukuken uyuşmazlığın esası hakkında karar verme olanağı bulunmadığından kararın bozulmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI: Davalı tarafından, Danıştay Altıncı Dairesinin 09/11/2016 tarih ve E:2016/2130, K:2016/7078 sayılı kararının vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmı hakkında kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ :Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının, yasal şekle uygun olmayan feragat istemi ile davadan feragat edilmesi nedeniyle, feragate ilişkin koşulların somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun araştırılarak mahkemesince yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği düşünülmektedir
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Altıncı Dairesinin 09/11/2016 tarih ve E:2016/2130, K:2016/7078 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : İzmir İli, … İlçesi, … Mahalesi … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planında eğitim sitesi alanı olarak ayrılmasına rağmen, kullanım amacı doğrultusunda kamulaştırılmaması nedeniyle, mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taşınmazlarının değerine karşılık davacılardan … için 100.000,00 TL ve … için 75.000,00 TL olmak üzere toplam 175.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, karar düzeltme aşamasında davacılar vekili tarafından verilen 05/10/2020 tarihli dilekçeyle davadan feragat edildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik" başlıklı 26. maddesinde: "Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir. Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, yeni adresin bildirilmesine kadar dava dosyası işlemden kaldırılır ve varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir yıl içinde yeni adres bildirilmek suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. Dosyaların işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına dair kararlar diğer tarafa tebliğ edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Diğer yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesiyle atıfta bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK), feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceğini kurala bağlayan 310. maddesine, 28/07/2020 tarih ve 31199 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanun'un 29. maddesiyle birinci fıkradan sonra gelmek üzere iki yeni fıkra eklenmiştir. Temyiz isteminde bulunulmasından sonra davadan feragat edilmesine ilişkin üçüncü fıkrada; “(3) Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.” kuralına yer verilmiştir.
Değişikliğe ilişkin gerekçede; "Maddeye eklenen üçüncü fıkrada ise, feragat veya kabulün dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılması hâlinde Yargıtay’ın temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye göndermesi gerektiği hüküm altına alınmaktadır. Düzenlemeyle, mevcut hükümden kaynaklanan ve feragat veya kabulün hükmün verilmesinden sonra gerçekleşmesi hâlinde yapılan farklı uygulamaların önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca Yargıtay’ın, davaya son veren taraf işlemleri olan feragat ve kabulün kanun yolu süresi içinde yapılması hâlinde, hükmü veren mahkemenin davadan el çekmiş olması sebebiyle dava hakkında bir karar veremeyeceği, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesi gerektiği şeklindeki içtihadı ile feragat veya kabulün dosya Yargıtay’da iken yapılması hâlinde kararın bozularak gerekli kararın verilmesi için dosyanın hükmü veren mahkemeye gönderilmesi yönündeki içtihadından kaynaklanan usul ekonomisine aykırılığın da önüne geçilmesi hedeflenmektedir." açıklaması yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, mirasçıların davaya devam iradesinin bulunup bulunmadığı hususunun ortaya konulması ve taraf teşkilinin sağlanması gerekmektedir.
Feragate ilişkin hükümler gereği ise, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra davadan feragat edilmesi hâlinde, temyiz incelemesi yapılmaksızın feragat hususunda ek karar verilmek üzere dosyanın hükmü veren mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir. Ancak, feragat nedeniyle ek karar verilebilmesi feragatin yasal şekle uygun yapılması şartına bağlıdır.
Dosyanın incelenmesinden, karar düzeltme incelemesi sırasında, davacılardan …'ın vefat ettiği, ardından mirasçısı …'ın da vefat ettiği, 05/10/2020 tarihli feragat dilekçesinde, …'ın mirasçıları olarak …, …, …, …, … isimli kişilerin bildirilmesine rağmen, mirasçılık belgesinin sunulmadığı ve mirasçıların davaya devam ya da davadan feragat iradesinin bulunup bulunmadığı anlaşılmamaktadır.
Bu durumda, öncelikle davacılardan … mirasçılarının davaya devam iradesinin bulunup bulunmadığı hususunun ortaya konulması ve taraf teşkilinin sağlanması amacıyla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Yine, …'ın …'ın varisi olduğuna ilişkin mirasçılık belgesinin dosyaya sunulmadığı, sunulan 12.12.2019 tarihli ve 19.12.2019 tarihli vekaletnamelere göre davacılar vekilinin yalnızca … ve … açısından feragate yetkili bulunduğu, ancak bu kişilere ilişkin de mirasçılık belgesinin sunulmadığı, diğer mirasçılar bakımından davacılar vekilinin feragat yetkisinin ortaya konulmadığı görülmüştür.
Bu haliyle, kimlerin davacının mirasçısı olduğu tespit edilememekte, kimlerin feragat ettiği ve davacı vekilinin feragat yetkisinin bulunup bulunmadığı hususu belirlenememekte, feragatin yasal şekle uygun yapılmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının mirasçılarının kimler olduğunun tespitinin ardından sunulacak geçerli vekaletnameler ile davadan feragate mirasçıların muvafakatlarının olup olmadığı hususu araştırılmak ve geçerli feragat başvuruları dikkate alınmak suretiyle idare mahkemesince yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın kabulüne ilişkin, ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.