Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23613
Karar No: 2017/5934
Karar Tarihi: 25.05.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23613 Esas 2017/5934 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/23613 E.  ,  2017/5934 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili, davalı ... ve davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, olayın çarpan araç sürücüsünün aşırı süratli olmasından ve dikkatsizliğinden kaynaklandığını, yine olay yerinde duran minibüs sürücüsü eğer durmasaydı bu kazanın meydana gelmeyebileceği için onunda kusurlu olduğunu, olayın sonucunda maktulün eşi ile biri 4 yaşında ve diğeri henüz 6 aylık olan iki küçük çocuğunun madden ve manen yıkıldığını, maddi ve manevi destekten yoksun kaldıklarını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş ... için 1.000 TL, çocuklar ... için 1.000 TL,... için 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve yine davacılardan eş ... için 35.000 TL, çocuklar ... için 35.000 TL,... için 35.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 108.000 TL maddi manevi tazminatın dav tarihinden itibaren işleyecek en ... faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili, maddi tazminat talebini 21.01.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı eş ... için 113.847,59 TL, Davacı Alperen Yoğurtçu için 13.183,51 TL, davacı ... için 19.316,46 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı ... ... A.Ş vekili;davacıların davalarının, destekten yoksunluğu ve maluliyet taleplerinin ispat yükümlülüğünün olduğunu, olaya karışan diğer araçların ve ölen miras bırakanın müterafik kusuru olduğunu beyanla açılan davanın ispatını talep ve beyan etmiştir.
    Davalılar ... Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti ve ... vekili; olayın 15/10/2011 tarihinde saat 19:30 civarında olduğunu, o tarihte ve o saatte havanın kararmış olduğunu, kazanın olduğu yerin ise ...karayolu olduğunu, araç şoförlerinin tartışmasından dolayı araçtan inen yolcuların yolun ortasında herhangi bir tedbir almadan ve işaret koymadan tartışmayı izlemelerinin olayın oluşuna sebebiyet verdiğini, bu nedenle müvekkili ... olaya ilişkin kazada kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, istenilen tazminat miktarının çok fahiş olduğunu beyanla açılmış olan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
    Davalı ... duruşmadaki beyanında; bir diyeceğinin olmadığını beyan etmiştir.
    Mahkemece; toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göreDavacıların maddi tazminat davalarının kabulü ile; Davacı ... ... için 113.847,59 TL maddi tazminatın Davacı ... için 13.183,51 TL, davacı ... için 19.316,46 TL maddi tazminatın (destekten yoksun kalma)kaza tarihinden itibaren (davalı ... şirketi için dava tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile beraber davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı ... şirketi açısından poliçe sorumluluk limitinin nazara alınmasına); Davacıların manevi tazminat taleplerinin Kısmen KABUL Kısmen REDDİ ile; davacıların her biri için 2.000,00"er TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL"nin ... şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ... ve davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ..."un tüm; davalı ... şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen

    biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu ... limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
    Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası"nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
    Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
    Kanun koyucu, 2918 sayılı ...’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91. maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir.
    Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.

    Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
    Somut olaya bakıldığında, Mahkemece, davacıların 3 kişi olduğu, ölen yaya desteğin kusurunun mirasçıları olan davacılara yansıtılmayacağı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak somut olayda, araç kaza anında yaya muris Murta Yoğurtçu"ya çarpmış ve ölümüne neden olmuş olup davalı ... şirketi, yaya murise çarpan aracın ..."dir. Bu halde, ölen yayanın mirasçıları olan davacılar, desteğin kusuru dışındaki kazaya neden olan aracın kusuru kadar tazminat alabileceklerdir. Bu nedenle Mahkemece, destek yayanın kusuru oranında tazminatın indirim yapılması gerekirken, HGK kararları yanlış yorumlanmak suretiyle mirasçı olan davacıların 3. kişi olduğu, bu nedenle murisin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3- Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Somut olayda, kaza tarihi, kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumularına ilişkin hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davacılar için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve manevi tazminat miktarları bir miktar artırılmak suretiyle hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    4-Davacılar vekilince, dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat için dava tarihinden itibaren faiz talep edilmiştir. Buna rağmen mahkemece, davacılar için hükmedilen maddi ve manevi tazminat için faize hükmedilmemiştir. Bu nedenle; mahkemece, hem maddi hem de manevi tazminata ilişkin davacıların faiz talebi ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken bu hususun unutularak göz ardı edilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."un tüm; davalı ... şirketi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin; 3 ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 10.381,65 TL kalan harcın temyiz eden davalı davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalı ... şirketine geri verilmesine 25/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi