Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8852
Karar No: 2013/12682
Karar Tarihi: 02.07.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/8852 Esas 2013/12682 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirketin, davacıya ait kooperatif malzemelerini kendi inşaatında kullanması ve diğer davalıların davacı hakkında yalan tanıklık yapması sonucunda davacı manevi zarara uğramıştır. Asliye Hukuk Mahkemesi, davalılardan her birinin 2.500 TL manevi tazminat ödemesine karar vermiştir. Ancak, Yargıtay davacı yararına kararın bozulması ve tazminat tutarlarının fazla olduğuna hükmetmiştir. Kararın doğru alınması için tarafların kusur oranı, sıfatı, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmalıdır. Kararda belirtilen kanun maddeleri Medeni Yasa'nın 4. maddesi ve HMK'nın 26/1. maddesidir.
4. Hukuk Dairesi         2013/8852 E.  ,  2013/12682 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 07/06/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/12/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız şikayet nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz olunmuştur.
    Davacı, maliki bulunduğu arsa üzerinde inşaat yapması için müteahhit olan davalı ... ile anlaştığını, davalının aynı zamanda diğer davalılar ... ve ..."ın yöneticisi oldukları kooperatifin de müteahhitliğini yaptığını, kooperatife ait bazı inşaat malzemelerinin davalı ... tarafından diğer davalıların bilgisi ve rızası dahilinde kendi inşaatında kullanıldığını, kooperatife lazım olduğunda kendisi tarafından iade edilecek olduğunu, daha sonra kooperatif yöneticisi olan davalıların hakkında hırsızlık suçundan şikayetçi olduklarını, yargılandığını, yargılama sırasında diğer davalıların da aleyhinde yalancı tanıklık yaptıklarını, ancak beraat ettiğini, davalılar hakkında iftira ve yalan yere tanıklık yapma suçundan şikayetçi olduğunu, davalıların yargılanıp mahkum edildiklerini iddia ederek davalıların haksız eylemleri nedeni ile kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğradığı manevi zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesini istemiştir.
    Davalılar, haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davalıların ceza mahkemesince saptanan eylemlerinin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu kabul olunarak her bir davalıdan 2.500,00"er TL alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Kişilik Hakları, hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır.
    Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir.
    Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Somut olaya gelince, davacı ile davalılar arasında cereyan eden olayların gelişim biçimi, olay tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları gözetildiğinde davacı yararına takdir olunan manevi tazminat tutarları fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat ödetilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava dilekçesinde davacı, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davalılar hakkında açılan ceza davasında belirlenen eylemleri uyarınca her bir davalıdan ayrı ayrı 2.500,00 TL manevi tazminat alınarak davacıya ödetilmesine karar verilmiştir.
    Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden ...1. ACM nin 2008/330-2010/105 esas karar sayılı ilamı ile davalılardan ... ve ..."ın davacıya yönelik olarak iftira suçundan, davalılar ... ve ..."nun yalancı tanıklık suçundan mahkum oldukları, davalılardan ... hakkındaki hükmün açıklandığı diğerleri hakkındaki hükmün ise açıklanmasının geri bırakıldığı, ..."nun kararı temyiz ettiği, 9. Ceza Dairesinin 26.03.2013 günlü kararı ile hükmü onadığı anlaşılmıştır.
    HMK 26/1. maddesine göre Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
    Şu durumda, davalıların el ve işbirliği içinde davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylemlerinden dolayı davacı uğradığı manevi zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen ödetilmesine karar verilmesini istemiş olduğuna göre hüküm altına alınan manevi tazminatların her bir davalıdan ayrı ayrı ödetilmesine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına, (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, tarafların öteki temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 02/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi