17. Ceza Dairesi 2015/11613 E. , 2016/4538 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-25/06/2010 tarihli yakalama tutanağı içeriğine göre suçun saat 21.05 sıralarında gerçekleştiği, güneşin doğuş ve batış saatlerini gösteren çizelgeye göre, suç tarihinde tarihinde güneşin yaz saati uygulaması da dikkate alınarak 20.54’de battığı, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e maddesi gereğince gece vaktinin 21.54’de başladığının anlaşılması karşısında eylemin gündüz saatlerinde işlendiği gözetilmeden hırsızlık suçundan 5237 sayılı Yasa"nın 143. maddesiyle uygulama yapılması ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçu için ise, aynı gerekçelerle anılan Yasa"nın 116/1-4. maddesiyle hüküm kurulması neticesi fazla ceza tayini,
2-Hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasının TCK"nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirilmesi sırasında "9 ay" yerine "8 ay 20 gün", aynı Yasa"nın 62/1 maddesi ile 1/6 oranında indirilmesi sırasında ise sonuç cezanın "7 ay 15 gün" yerine "7 ay 6 gün" olarak tespitle eksik cezaya hükmedilmesi,
3-5237 sayılı TCK"nın 50/1-d bendinde yer alan "Mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya çevrilebilir." şeklindeki düzenlemeye göre, cezanın bir katından anlaşılması gerekenin cezanın kendisi olduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında, hırsızlık suçundan tayin edilen hapis cezasının bir katını aşacak şekilde 1 yıl süre ile kahvehane ve internet kafelere gitmekten yasaklanması seçenek yaptırımına çevrilmesi,
4-Suça sürüklenen çocuğun sabıkasında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın henüz açıklanmamış bir hüküm olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarının değerlendirilmesinde olumsuz koşul
olarak belirtilen engel bir neden olarak kabul edilemeyeceği, hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunda suçun niteliği gereği maddi bir zararın söz konusu olamayacağı, sanığın tekrar suç işlemeyeceği yolunda kanaate ulaşılarak işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan tayin edilen hapis cezasının ertelendiği de gözetilerek; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının talebe bağlı olmaksızın cezanın kişiselleştirilmesi normlarından önce ve re’sen tartışılması zorunluluğu karşısında, CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
5-TCK"nın 51/3. maddesi uygulanırken, denetim süresinin gerekçesi gösterilmeden en üst sınırdan belirlenmesi,
6-T.C. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasa"nın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanun"u Gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuk için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretinin suça sürüklenen çocuktan alınmasına hükmedilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 04.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.