15. Ceza Dairesi 2017/3269 E. , 2018/3253 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2-4 ve 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, ...ilçesinden çalınan ve ..."in şoförlüğünü yaptığı kamyon ile katılanın yetkilisi olduğu... Lojistik Şirketi"ne gittiği, kendisini ... olarak tanıtmak suretiyle çalıntı kamyon ile İstanbul"a götürmek üzere madeni yağ yükü teslim aldığı; ancak, aldığı madeni yağı teslim yerine ulaştırmayarak ortadan kaybolduğu iddia edilen olayda,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın, eksik incelemeye dayalı usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi, tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Mağdurun iradesi sakatlanmak suretiyle zilyetliğin teslim edilmesinden sonra zilyetliğin inkar edilmesi durumunda ise dolandırıcılık suçu oluşacaktır. Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde, sanığın daha işe girerken kendisini farklı isimle tanıtıp çalıntı araçla yük teslim alarak dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği ve aldığı yükü teslim yerine ulaştırmayarak ortadan kaybolduğu dikkate alınarak, sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, eylemin 6763 sayılı Kanun"un 31. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 ve 254 maddeleri gereğince uzlaşma kapsamına alınan ve TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.