Esas No: 2019/3691
Karar No: 2020/3281
Karar Tarihi: 23.11.2020
Danıştay 13. Daire 2019/3691 Esas 2020/3281 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/3691
Karar No : 2020/3281
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 30/07/2019 tarih ve 120843 sayılı yazısı ile bildirilen … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmesine yönelik satış ihalelerinin iptaline ilişkin 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı işlemin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararıyla, uyuşmazlığa konu taşınmazların satış ihalesinin iptaline ilişkin işlemlerin iptaline karar verildiği, iptal kararı üzerine 24/06/2019 tarihine kadar geçici teminatların idareye verilmesi hâlinde sözleşme imzalanması için kendilerine süre verileceğinin idarece bildirildiği, teminatların davalı idare hesabına yatırıldığı, ancak 20/07/2019 tarihinde teminatların banka hesaplarına iade edildiği, davalı idarenin 30/07/2019 tarih ve 120843 sayılı yazısı ile, … ada, … ve … no.lu parsellerle ilgili olarak diğer yatırımcılar tarafından süresi içerisinde teminatların yatırılmadığından ihalelerin (ikinci kez) iptal edildiğinin bildirildiği, yargı kararının uygulanmasının engellemesine yönelik olarak idarece işlem tesis edildiği, yargı kararı üzerine taşınmazın kendilerine yeniden ihale yapılmaksızın satılması gerektiği, yargı kararında yeniden ihale yapılmasına ilişkin bir gerekçeye yer verilmediği, yeniden ihale yapılmasının Anayasa'ya aykırı olduğu, 05/08/2019 tarihli ihtarname ile taşınmazların kendi adına tapuda tescil edilmesinin talep ve ihtar edildiği, ancak sonuç alınamadığı ileri sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI: Öncelikle usûle ilişkin olarak, bildirim yazısının kesin ve yürütülebilir bir işlem olmadığı, ayrıca davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20/A maddesinde belirtilen otuz günlük dava açma süresinden sonra açıldığı ileri sürülmektedir.
Esasa ilişkin olarak ise, ihale komisyon kararlarında yer alan yatırımcılara ilişkin olarak mülga Başbakanlık tarafından yapılan inceleme neticesinde davacının katıldığı taşınmaz satış ihalelerinin iptal edilmesi hususunun idarelerine bildirildiği, İhale Şartnamesi'nin 19. maddesi ve ihale ilanının 6. maddesi uyarınca, idarenin ihaleyi yapıp yapmamakta serbest olduğu, anılan maddeler uyarınca, ihale komisyonu kararlarının onaylanmamasına, ihalenin iptal edilmesine ve yatırılan teminatların iade edilmesine karar verildiği, Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce ihalenin iptali kararlarının iptaline karar verilmesi üzerine, ihale koşullarının ikmâlini teminen komisyon kararlarında yer alan bütün yatırımcılardan geçici teminat istenildiği, davacı tarafından teminatın verildiği, ancak … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazlara teklif veren diğer isteklilerce geçici teminatların verilen sürede yatırılmadığı, Başkanlık Makam Olur'u ile davacı haricindeki diğer teklif sahipleri tarafından geçici teminat yatırılmadığından ihale komisyonu kararlarının onaylanmamasına, ihalenin iptaline ve davacı tarafından yatırılan teminatların iadesine karar verildiği, bu hususun da 30/07/2019 tarihli yazı ile davacıya bildirildiği, diğer taşınmaz olan 112266 ada, 14 parsel no.lu taşınmazın ihalesinde diğer isteklinin de teminatı yatırması nedeniyle davacının sözleşmeye davet edildiği, davacıya 25/09/2019 tarihine kadar süre verildiği, yargı kararı uyarınca ihale işlemlerine kaldığı yerden devam edildiği, ancak idarelerinden kaynaklanmayan nedenlerle taşınmaz satış işlemlerinin tamamlanamadığı savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI …'IN DÜŞÜNCESİ : Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 30/07/2019 tarih ve 120843 sayılı yazısı ile bildirilen … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmesine yönelik satış ihalelerinin iptaline ilişkin 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Anayasa'nın 2. maddesinde; Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu vurgulanmış; 138. maddesinin 4. fıkrasında, "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez."; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararların sonuçları" başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında, "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez." kurallarına yer verilmiştir.
Aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca, idareler iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem yapmak ve iptal edilen işlemden doğan sonuçları ortadan kaldırmak ve önceki hukukî durumun geçerliliğini sağlamakla görevlidir. Bu nedenle, idarelerin, idarî yargı yerlerince verilen kararların uygulanıp uygulanmaması konusunda "takdir yetkisi"ne sahip olmadığı, bu kararların doğruluğunu tartışma ve buna göre uygulama yetkisinin bulunmadığı, idarelerin bu alandaki yetkilerinin, "bağlı yetki" niteliğinde olduğu açıktır.
Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği'nin 17 ve 19. maddelerinde de ihalenin Kurulun onayı ile (Kurul tarafından İdarenin yetkili kılındığı hallerde ise Başkan tarafından onaylanmak suretiyle) kesinleşmesi üzerine, İdare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller ile … ada, … no.lu parseldeki taşınmazların satış ihalelerine ilişkin 05/05/2017 tarih ve 04 sayılı ihale komisyonu kararlarında en yüksek teklifin davacı tarafından verildiği; söz konusu taşınmazların satış ihalelerine ilişkin 05/05/2017 tarihli ihale komisyonu kararlarının Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca onaylanmayarak, … ada, … no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-70 sayılı; … ada, … no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-71 sayılı; … ada, … no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-69 sayılı kararlarıyla iptaline karar verilmesi üzerine, anılan işlemlerin iptali istemiyle Danıştay 13. Dairesi'nin 2017/2630 sayılı esasında açılan davada, anılan Dairenin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararıyla, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller ile … ada, … no.lu parseldeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin iptaline karar verildiği, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 17/06/2019 tarih ve 115689 sayılı "Taşınmaz Devri" konulu yazısıyla, yargı kararının yerine getirilmesi amacıyla; taşınmazlara ilişkin Taşınmaz Satış Sözleşmesi'nin imzalanması işlemlerinin yerine getirilmesini teminen İhale Şartnamesi çerçevesinde, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller için ayrı ayrı 15.000,00.-TL, … ada, … no.lu parsel için 10.000,00.-TL tutarlı geçici teminatların 24/06/2019 tarihine kadar idarelerine verilmesi hâlinde sözleşme imzalanması için süre verileceğinin davacıya bildirildiği; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 07/08/2019 tarih ve 2019/ÖİB-K-21 sayılı kararıyla ise … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … no.lu parsele ilişkin olarak yapılan ihale sonucunda anılan taşınmazın en yüksek teklifi veren davacıya satılmasına karar verildiği, idarenin 22/08/2019 tarih ve 123049 sayılı yazısıyla da 25/09/2019 tarihine kadar sözleşmenin imzalanması için davacıya süre verildiği, anılan idarenin uyuşmazlığa konu 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı kararıyla da, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirme işlemlerinin tamamlanmasını teminen ihale komisyonu kararlarında yer alan en yüksek ikinci ve üçüncü teklif sahiplerine geçici teminatın verilmesi için süre verildiği ancak verilen sürede anılan teklif sahipleri tarafından istenilen geçici teminatların yatırılmamasından dolayı hukukî ve fiziki imkansızlıklar nedeniyle anılan taşınmazlara ilişkin ihale komisyonu kararlarının onaylanmamasına ve ihalenin iptal edilmesine karar verilmesi üzerine, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmesine yönelik satış ihalelerinin iptaline ilişkin 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararında, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … ile … ada, … no.lu parsellerdeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin "diğer taşınmazların satış ihalelerine ilişkin ihale komisyonu kararlarının davalı idare tarafından onaylandığı; davaya konu taşınmazlarla aynı adada bulunan diğer parsellerdeki taşınmazlara ilişkin ihalelerle, dava konusu ihalelerdeki teklif sayısı, ihalede referans alınan değerin üzerinde teklif verilmesi gibi kriterler bakımından benzerlik bulunduğu; buna karşı davalı idarece, sadece en yüksek tekliflerin davacı tarafından verilen ihalelerin onaylanmayarak iptal edilmesine karar verildiği, dava konusu işlemlerin tesis edilmesine ilişkin bir sebebin de davalı idare tarafından ortaya konulmadığı" gerekçesiyle iptaline karar verildiği; somut olayda ise, davalı idarece "Taşınmaz Satış Sözleşmesi" imzalanması işlemlerinin yerine getirilmesini teminen anılan taşınmazlara ilişkin olarak geçici teminatların 24/06/2019 tarihi saat 15.00'e kadar idarelerine yatırılması hâlinde Sözleşme imzalanması için süre verileceği davacıya bildirilmiş, bunun üzerine davacı tarafından belirtilen sürede geçiçi teminatlar idare hesabına yatırılmış ise de, davalı idarece, ihale komisyonu kararlarında yer alan en yüksek ikinci ve üçüncü sıradaki isteklilerin verilen sürede geçici teminatı yatırmadıklarından bahisle hukukî ve fiziki imkânsızlık bulunduğu gerekçesiyle uyuşmazlığa konu … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazlara ilişkin ihale komisyonu kararlarının yeniden onaylanmamasına ve ihalelerin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Danıştay Onüçüncü Dairesi'nin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararıyla, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin iptaline karar verilmesi üzerine, davalı idarece kararın gerekçesine göre işlem tesis edilmesi ve iptal edilen işlemlerden doğan sonuçlar ortadan kaldırılarak önceki hukukî durumun geçerliliğinin sağlanması gerekirken, davacının yargı kararı gereğince kendi üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği göz ardı edilerek, davalı idarenin dava konusu 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı kararı ile, yargı kararının uygulanmaması sonucunu doğuracak nitelikte işlem tesis edildiği görülmektedir.
Davalı idarece, ihale komisyonu kararlarının yeniden onaylanmaması ve ihalenin iptaline karar verilmesinin, ihale komisyonu kararlarında ikinci ve üçüncü sırara yer alan teklif sahiplerince geçici teminatın yatırılmamasından kaynaklandığı belirtilmiş ise de, iptal kararı sonrasında davacının geçici teminatı idare hesabına yatırarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği dikkate alındığında, diğer teklif sahiplerinin geçici teminatı yatırmamasının yargı kararının uygulanmaması sonucunu doğurmayacağı, davalı idarece Yönetmeliğin anılan kuralları uyarınca işlem tesis edilmesi gerektiği açıktır.
Bu itibarla, yargı kararının gereğinin süresi içerisinde ve eksiksiz şekilde yerine getirilmesi gerekirken, hukukî ve fiziki imkânsızlık bulunduğundan bahisle tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davalı idarenin usûle yönelik itirazları geçerli görülmemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davalı idarece, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller; … ada, …, … ve … no.lu parseller; … ada, …, … ve … no.lu parseller; … ada, … no.lu parsel; … ada, … no.lu parsel; … ada, … no.lu parsel; … ada, …, …, …, …, …, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazlar satış yöntemi ve pazarlık usûlü uygulanmak suretiyle özelleştirilmesini teminen ihaleye çıkarılmıştır.
… ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller ile … ada, … no.lu parseldeki taşınmazların satış ihalelerine ilişkin 05/05/2017 tarih ve 04 sayılı ihale komisyonu kararlarında en yüksek teklifin davacı tarafından verildiği; söz konusu taşınmazların satış ihalelerine ilişkin 05/05/2017 tarihli ihale komisyonu kararlarının Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca onaylanmayarak, 441 ada, 4 no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-70 sayılı; … ada, … no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-71 sayılı; … ada, … no.lu parseldeki taşınmazın satış ihalesinin, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 28/06/2017 tarih ve 2017/ÖİB-K-69 sayılı kararlarıyla iptaline karar verilmesi üzerine, anılan işlemlerin iptali istemiyle Dairemizin 2017/2630 sayılı esasında açılan davada, Dairemizin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararıyla, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller ile … ada, … no.lu parseldeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 17/06/2019 tarih ve 115689 sayılı "Taşınmaz Devri" konulu yazısıyla, yargı kararının yerine getirilmesi amacıyla; taşınmazlara ilişkin Taşınmaz Satış Sözleşmesi'nin imzalanması işlemlerinin yerine getirilmesini teminen İhale Şartnamesi çerçevesinde, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parseller için ayrı ayrı 15.000,00.-TL, … ada, … no.lu parsel için 10.000,00.-TL tutarlı geçici teminatların 24/06/2019 tarihine kadar idarelerine verilmesi hâlinde sözleşme imzalanması için süre verileceği davacıya bildirilmiştir.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 07/08/2019 tarih ve 2019/ÖİB-K-21 sayılı kararıyla, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … no.lu parsele ilişkin olarak yapılan ihale sonucunda anılan taşınmazın en yüksek teklifi veren davacıya satılmasına karar verilmiş, idarenin 22/08/2019 tarih ve 123049 sayılı yazısıyla da 25/09/2019 tarihine kadar sözleşmenin imzalanması için davacıya süre verilmiştir.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın uyuşmazlığa konu 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı kararıyla da, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirme işlemlerinin tamamlanmasını teminen ihale komisyonu kararlarında yer alan en yüksek ikinci ve üçüncü teklif sahiplerine geçici teminatın verilmesi için süre verildiği, ancak verilen sürede anılan teklif sahipleri tarafından istenilen geçici teminatların yatırılmamasından dolayı hukukî ve fiziki imkânsızlıklar nedeniyle anılan taşınmazlara ilişkin ihale komisyonu kararlarının onaylanmamasına ve ihalenin iptal edilmesine karar verilmiştir.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 30/07/2019 tarih ve 120843 sayılı yazısı ile davacıya bildirilen … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmesine yönelik satış ihalelerinin iptaline ilişkin 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın 2. maddesinde; Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu vurgulanmış; 138. maddesinin 4. fıkrasında, "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez."; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararların sonuçları" başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında, "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez." kurallarına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdari yargı mercilerinin iptal kararları, bir idarî işlemin hukuka uygun olup olmadığını denetleyen idarî yargı yerinin, işlemin geçerliğini etkileyen bir sakatlık tespit etmesi hâlinde, işlemin geriye yürür biçimde tesis edildiği tarih itibarıyla hukuk düzeninden kalkmasını sağlayan yargı kararlarıdır.
Anayasa'nın 138. maddesinde belirtilen yargı kararlarının uygulanması zorunluluğunu, kararların hiç uygulanmaması hâline özgü olarak değerlendirmekten ziyade, kararların tam olarak yerine getirilmesini sağlamaya yönelik olarak değerlendirmek gerekir. Zira bir hukuk devletinde yargı kararlarının uygulanmamasından söz edilmesi mümkün olmadığı gibi, yargı kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunun belirtilmesine de gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle, Anayasa hükmünde yer alan kararların "değiştirilemeyeceği" ifadesi, kararın şeklen değil, içeriğine uygun olarak yerine getirilmesini, "geciktirilemeyeceği" yolundaki ifade ise, uygulamanın belirli bir süre içinde yapılması gerektiğini belirtme amacını taşımaktadır.
Her türlü işlem ve eylemi yargı denetimine tâbi olan idarenin yargı kararlarına uyması ve bu kararların gereklerine göre işlem ya da eylemde bulunmak zorunda olması aynı zamanda Anayasa'nın 2. maddesinde kabul edilmiş olan "hukuk devleti" ilkesinin de bir gereği olup, idarenin yargı kararlarını aynen ve gecikmeksizin uygulamasının anayasal bir zorunluluk olduğu kuşkusuzdur.
Aktarılan mevzuat uyarınca, idareler iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem yapmak ve iptal edilen işlemden doğan sonuçları ortadan kaldırmak ve önceki hukukî durumun geçerliliğini sağlamakla görevlidir. Bu nedenle, idarelerin, idarî yargı yerlerince verilen kararların uygulanıp uygulanmaması konusunda "takdir yetkisi"ne sahip olmadığı, bu kararların doğruluğunu tartışma ve buna göre uygulama yetkisinin bulunmadığı, idarelerin bu alandaki yetkilerinin "bağlı yetki" niteliğinde olduğu açıktır.
Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği'nin 17 ve 19. maddelerinde, ihalenin Kurulun onayı ile (Kurul tarafından İdarenin yetkili kılındığı hâllerde ise Başkan tarafından onaylanmak suretiyle) kesinleşmesi üzerine, İdare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulacağı kurala bağlanmıştır.
Dairemizin E:2017/2630 sayılı dosyası, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … ile … ada, … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmelerini teminen gerçekleştirilen satış ihalelerinde 05/05/2017 tarihli ihale komisyonu kararlarında 1. sırada bulunan davacı tarafından, söz konusu ihale komisyonu kararlarının Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca onaylanmamasına ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.
Dairemizin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararında, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … ile … ada, … no.lu parsellerdeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin "diğer taşınmazların satış ihalelerine ilişkin ihale komisyonu kararlarının davalı idare tarafından onaylandığı; davaya konu taşınmazlarla aynı adada bulunan diğer parsellerdeki taşınmazlara ilişkin ihalelerle, dava konusu ihalelerdeki teklif sayısı, ihalede referans alınan değerin üzerinde teklif verilmesi gibi kriterler bakımından benzerlik bulunduğu; buna karşı davalı idarece, sadece en yüksek tekliflerin davacı tarafından verilen ihalelerin onaylanmayarak iptal edilmesine karar verildiği, dava konusu işlemlerin tesis edilmesine ilişkin bir sebebin de davalı idare tarafından ortaya konulmadığı" gerekçesiyle iptaline; anılan kararın temyizi üzerine de Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 30/01/2020 tarih ve E:2019/1305, K:2020/155 sayılı kararıyla Dairemiz kararının onanmasına kesin olarak karar verilmiştir.
Dairemizin iptal kararı üzerine, davalı idarece yargı kararına uygun olarak ve bu kararın gereklerine göre işlem ya da eylemde bulunmak zorunda olunduğundan, Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği'nde belirlenen kurallar çerçevesinde, ihale komisyonu kararlarının onaylanması üzerine sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulması mevzuat gereğidir.
Somut olayda ise, davalı idarece "Taşınmaz Satış Sözleşmesi" imzalanması işlemlerinin yerine getirilmesini teminen anılan taşınmazlara ilişkin olarak geçici teminatların 24/06/2019 tarihi saat 15.00'e kadar idarelerine yatırılması hâlinde Sözleşme imzalanması için süre verileceği davacıya bildirilmiş, bunun üzerine davacı tarafından belirtilen sürede geçiçi teminatlar idare hesabına yatırılmış ise de, davalı idarece, ihale komisyonu kararlarında yer alan en yüksek ikinci ve üçüncü sıradaki isteklilerin verilen sürede geçici teminatı yatırmadıklarından bahisle hukukî ve fiziki imkânsızlık bulunduğu gerekçesiyle uyuşmazlığa konu … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazlara ilişkin ihale komisyonu kararlarının yeniden onaylanmamasına ve ihalelerin iptaline karar verilmiştir.
Dairemizin 17/01/2019 tarih ve E:2017/2630, K:2019/146 sayılı kararıyla, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların satış ihalelerinin iptaline ilişkin işlemlerin iptaline karar verilmesi üzerine, kararın gerekçesine göre işlem tesis edilmesi ve iptal edilen işlemlerden doğan sonuçlar ortadan kaldırılarak önceki hukukî durumun geçerliliğinin sağlanması gerekirken, davacının yargı kararı gereğince kendi üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği göz ardı edilerek, davalı idarenin dava konusu 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı kararı ile, Dairemiz kararının uygulanmaması sonucunu doğuracak nitelikte işlem tesis edildiği görülmektedir.
Davalı idarece, ihale komisyonu kararlarının yeniden onaylanmaması ve ihalenin iptaline karar verilmesinin, ihale komisyonu kararlarında ikinci ve üçüncü sırada yer alan teklif sahiplerince geçici teminatın yatırılmamasından kaynaklandığı belirtilmiş ise de, iptal kararı sonrasında davacının geçici teminatı idare hesabına yatırarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği dikkate alındığında, diğer teklif sahiplerinin geçici teminatı yatırmamasının yargı kararının uygulanmaması sonucunu doğurmayacağı, davalı idarece Yönetmeliğin anılan kuralları uyarınca işlem tesis edilmesi gerektiği açıktır.
Bu itibarla, yargı kararının gereğinin süresi içerisinde ve eksiksiz şekilde yerine getirilmesi gerekirken, hukukî ve fiziki imkânsızlık bulunduğundan bahisle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 30/07/2019 tarih ve 120843 sayılı yazısı ile bildirilen … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … ve … no.lu parsellerdeki taşınmazların özelleştirilmesine yönelik satış ihalelerinin iptaline ilişkin 24/07/2019 tarih ve 120084 sayılı işlemin İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.