Esas No: 2019/11342
Karar No: 2022/1956
Karar Tarihi: 10.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11342 Esas 2022/1956 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların sahte abonelik sözleşmesi düzenlemek şeklindeki eylemleri özel hüküm niteliğindeki Elektronik Haberleşme Kanunu'nun suç olarak tanımladığı bir fiil olduğundan suçlu bulunmaları gerekiyordu. Ancak, suç tarihi itibariyle yürürlükte olan TCK'nin olağan dava zamanaşımı süresi, sanıkların sorgusunun yapıldığı tarihe kadar gerçekleştiği için, kamu davaları düştü. Kanun maddeleri ise; Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56/4-5. fıkraları ve TCK'nin 66/1-e. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜMLER : Beraat
Suç tarihinden sonra 19.02.2014 tarihli ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz veya yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz.” hükümleri karşısında; sanıkların sahte abonelik sözleşmesi düzenlemek şeklindeki eylemlerinin, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu, bu suçun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanıkların sorgusunun yapıldığı 17.12.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 10.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.