14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/385 Karar No: 2010/1583 Karar Tarihi: 16.02.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/385 Esas 2010/1583 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/385 E. , 2010/1583 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.03.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali mera olarak sınırlandırma ve elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 18.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, davalılar adına kayıtlı olan 113 ada 13 parselin meradan kazanıldığını, belirterek tapu kaydının iptali ile taşınmazın mera olarak sınırlandırılması ve davalıların elatmalarının önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Hükmü davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki davadan dolayı yapılan yargılama sırasında engeli nedeniyle 9.7.2008 tarihli duruşmaya gelemeyen davacı mazeret dilekçesi vermiştir. Mahkemece mazeret dilekçesinin kabulüne, duruşma gün ve saatinin davacıya tebliğine karar verilmiştir. Duruşmanın ertelendiği 17.09.2008 tarihinde mazeret dilekçesine tebliğ için gider eklenmediği belirtilerek tutanak düzenlenmiş, aynı gün HUMK’nun 409/1.maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Hukuk Genel Kurulunun 6.4.1955 tarih 1591/1690 sayılı kararında da; duruşma talikine dair talebin mahkemece kabul edilmiş olması durumunda duruşma için tayin edilen günün usulüne tevfikan bildirilmesinin gerekeceği, dilekçede duruşma gününün kalemden öğrenileceğinin beyan edilmesinin bu usuli muamelenin ihmalini gerektirmeyeceği açıkça vurgulanmıştır. Bu durumda davacı Hazine vekilinin mazeretinin kabulüne karar verilmiş olduğuna göre yukarıda özetlenen Hukuk Genel Kurulu kararı doğrultusunda davacı vekiline gerektiği takdirde masrafı suçüstü giderlerinden ödenerek duruşma gün ve saatinin tebliği gerekirken mazereti kabul edilen davacı vekilinin yokluğunda dosyanın işlemden kaldırılmasına ve usulsüz olan böyle bir işleme dayanılarak da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.