11. Ceza Dairesi 2017/13499 E. , 2020/1465 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Memurun resmi belgede sahteciliği, resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, hırsızlık
HÜKÜM : 1- Hırsızlık suçundan; karar verilmesine yer olmadığına
2-Memurun resmi belgede sahteciliği suçundan; mahkumiyet
3- Resmi belgede sahtecilik suçundan; beraat
4- Nitelikli dolandırıcılık suçundan; beraat
I. Hırsızlık suçundan verilen karara yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanık hakkında hırsızlık suçundan "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde verilen kararın, 5271 sayılı CMK"nin 223. maddesi anlamında temyize konu olabilecek hüküm niteliğinde olmayıp, bir tespitten ibaret olması nedeniyle temyizi mümkün bulunmadığından, katılan vekilinin bu karara yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
1) Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik katılan ... vekilinin ve sanığın, sahte sürücü belgesi nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan ... vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunda yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı; aslı ele geçirilemeyen sürücü belgesi nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçunun ise yasal unsurları itibarıyla oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olup, kurulan hükümlerde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ile katılan ... vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
Sanığın, katılan ... tarafından işletilen Zirve Oto Kiralama firmasından, katılan adına kayıtlı 06 ZOK 58 plakalı otomobili kiralayarak, katılan ...’ün kimlik bilgilerini içeren, üzerinde kendi fotoğrafı bulunan sahte sürücü belgesiyle Kahramanmaraş 4. Noterliği’nin 22.02.2012 tarihli, 3349 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesiyle söz konusu aracı katılan ...’a sattığı olayda; sanığın, aslı ele geçirilemeyen sahte sürücü belgesini kullanarak kanun hükmü gereği sahteliği ispat oluncaya kadar geçerli belgelerden noter satış sözleşmesi düzenlenmesini sağladığının anlaşılması karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK’nin 204/1-3 maddesi kapsamında resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan mahkumiyetine hükmolunması,
2- 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.