2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/23804 Esas 2018/926 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/23804
Karar No: 2018/926
Karar Tarihi: 06.02.2018

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/23804 Esas 2018/926 Karar Sayılı İlamı

Özet:

19. Ceza Dairesi'nin 2015/23804 E. ve 2018/926 K. sayılı kararında, bir şirketin yetkilisi olan sanığın borcunu ödememesi nedeniyle 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan yargılandığı ve ilgili kanun maddesi gereği takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin ödeme gücüne sahip olması gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkemece yapılan incelemede sanığın şikayet tarihi itibariyle borçlu şirketin yetkili temsilcisi olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanığın suçsuz olduğu ve beraat etmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Kararda ayrıca, daha sonra bir başka sanığın aynı suçtan yargılandığı ve İİK'nın 333/a maddesi gereğince takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin ödeme gücüne sahip olması gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkemece yapılan incelemede, sanığa icra dosyasında ödeme emrinin tebligat kanunu gereği tebliğ edildiği ve icra takibinin bu suretle kesinleştiği halde takibin kesinleşmediği gerekçesiyle yazılı şekilde beraat kararı verildiği belirtilmiştir. Bu durumun kanuna aykırı olduğu ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenlerinin yerinde olduğu sonucuna varılmış ve hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi u

19. Ceza Dairesi 2015/23804 E. , 2018/926 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
1-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Sanığın şikayet tarihi itibariyle borçlu şirketin yetkili temsilcisi olmadığı anlaşılmakla,
Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
İİK’nın 333/a maddesindeki suçun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin ödeme gücüne sahip olmasına rağmen hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastiyle borcu ödememesi, ayrıca bu eylemin başka bir suçu oluşturmaması gerektiği cihetle, öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerekirken, sanığa icra dosyasında ödeme emrinin 31/12/2012 tarihinde Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi gereğince tebliğ edildiği, icra takibinin bu suretle kesinleştiği halde mahkemece takibin kesinleşmediği gerekçesiyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.