11. Hukuk Dairesi 2015/792 E. , 2015/1713 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/05/2013 tarih ve 2011/551-2013/215 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin ... bünyesinde 01/12/2006-31/10/2007 tarihleri arasında da sosyal güvenlik destek primli olarak çalıştığını, işten ayrıldıktan sonra Bireysel Emeklilik Sistemi gereği kendisine yapılması gereken işveren katkı payının imzalanan protokol gereği davalı şirkete ödenmiş olduğunu öğrendiğini, bahsi geçen protokoldeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi 9.000,00 TL manevi tazminatın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 28.03.2013 harç ve havale tarihli dilekçesiyle davasını ıslah ederek maddi tazminat talebini 2.570,66 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; davacının şirkette finans müdürü olarak çalıştığını, 07/12/2006 tarihinde imzaladığı katılımcı bilgi formu ve protokol ile Bireysel Emeklilik Sistemi"ne geçtiğini, protokol içeriğinin şirket çalışanlarına e-mail ile bildirildiğini ve şirket panolarına asıldığını, protokol hükümleri gereği 36 ay çalışma süresi dolmadan ayrılanlara ait işveren katkı payının şirkete ödeneceğini, protokoller imzalandıktan sonra sigorta şirketine gönderildiğini aslının kendilerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının katılım bilgi formunu imzalayarak bireysel emeklilik sistemine geçtiği, ancak protokoldeki imzaya itiraz ettiği, bu durumda protokol aslının ibrazı ile imza inceleme yapılması gerektiği, ancak protokol aslının davalı tarafından ibraz edilemediği, davalının yaptığı e-mail şeklindeki duyuruların içeriğinin açık olmadığı, bu durumda protokolün davacı için bağlayıcı olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle maddi tazminat yönünden davanın ıslah edilmiş hali ile kabulüne, 2.570,66 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; koşulları oluşmayan manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 126,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.