Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/21716 Esas 2016/4230 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/21716
Karar No: 2016/4230
Karar Tarihi: 14.03.2016

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/21716 Esas 2016/4230 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2014/21716 E.  ,  2016/4230 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    1-Temyiz dışı sanık ..."ın savunmasında suça konu hayvanları sanıklar ..., ... ve ..."den satın aldığı ve bu alişverişe ..."nın tanık olduğunu iddia ettiği, sanıkların ise bu alışverişi reddetmeleri karşısında, adı geçen ..."nın tanık olarak dinlenilmesinden sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun taktir ve tayin edilmesi gerektiği halde eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule Göre de;
    2-Tüm dosya kapsamı, olay yeri inceleme raporu ve krokisi, katılan beyanına göre; suç konusu hayvanların çalındığı ağılın şikayetçinin bahçe duvarıyla çevrili ikametgahının eklentisi niteliğinde olduğu hususunda tereddüt bulunmadığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunun oluştuğu gözetilmeden sanığın eyleminin aynı yasanın 142/2-g maddesine uyduğu kabul edilmek suretiyle fazla ceza tayini,
    3- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanık hakkında ise, mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun uygulanamayacağı, buna karşılık aynı maddenin 1. fıkrasının (a) ve (d) bentleri ile (c) bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler bakımından velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluklarının uygulanması gerektiğinin, (e) bendindeki hak yoksunluğunun ise uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.