Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2427
Karar No: 2019/4495
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2019/2427 Esas 2019/4495 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, tapu iptâli ve tescili ile tazminat istemine ilişkindir. Davacı, müvekkili ile arsa sahibi davalılar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkilinin üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini ancak müvekkiline ait dairelerin davalılarca tapuda devrinin yapılmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptâli ile müvekkili adına tescilini ve zararın giderilmesini talep etmiştir. Davalı vekilleri ise, daha önce devir için talepte bulunulmadığını ve dairelerin fiilen davacının tasarrufunda bulunduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile, hissesi üzerinde haciz şerhi bulunan davalı arsa sahibi yönünden daire bedellerinin tazmini isteminin kabulüne; diğer davalılar yönünden ise hisseleri oranında tapu kaydının iptâli ile tescile, cezai şart isteminin reddine karar vermiştir. Karar, davacı ve katılma yoluyla davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararı, yerinde bulunmayan bir temyiz itirazının reddine ve diğer temyiz itirazlarının kabulüne karar vermiş ve kararda düşülen bir hatanın giderilmesine karar vermiştir. Kararda, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 3/II. maddesi ve HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca vekâlet ücretine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.
15. Hukuk Dairesi         2019/2427 E.  ,  2019/4495 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalı ... vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, tapu iptâli ve tescili ile tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkili ile arsa sahibi davalılar arasında 11.07.2007 tarihinde yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkilinin üzerine düşen tüm edimleri yerine getirmesine rağmen müvekkiline ait 1 ve 14 numaralı dairelerin davalılarca tapuda devrinin yapılmadığını, sözleşmenin ifa edilmemesi sebebiyle müvekkilinin dairelerin dava tarihi itibariyle değeri kadar ve daha fazlası oranında zarara uğradığını ileri sürerek, 1 ve 14 numaralı dairelerin tapu kaydının iptâli ile müvekkili adına tescilini ve zararın giderilmesini, bu mümkün olmazsa 75.000,00 TL tazminat, 75.000,00 TL cezai şart ve 15.000,00 TL munzam zarar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiş, 03.12.2014 havale tarihli dilekçesiyle, davasını dairelerin parasal değeri olan 305.000,00 TL olarak ıslah ederek, 305.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsilini istemiştir.
    Davalı vekilleri, daha önce davacı tarafından devir için talepte bulunulmadığını, müvekkilinin dairedeki payını davacıya devretmeye hazır olduğunu, kusurunun bulunmadığını, dava konusu dairelerin fiilen davacının tasarrufunda bulunduğunu ve daireleri kullanmakta olduğunu savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2016/3280 Esas, 2017/1952 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda tapu iptâl ve tescil talebinden vazgeçerek dairelerin bedelinin tazminini isteme hakkını vermeyeceği gözetilerek, hissesi üzerinde haciz şerhi bulunan davalı arsa sahibi ... yönünden daire bedellerinin tazmini isteminin kabulüne; diğer davalılar yönünden ise kabulleri gibi, hisseleri oranında tapu kaydının iptâli ile tescile, cezai şart isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı davacı ve katılma yoluyla davalı ... temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın
    şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre yerinde bulunmayan davalı ...’ın tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerine görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı yüklenici tarafından açılan davada, tapu iptâl tescil talebinde bulunulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulü ile, tapu iptâl tescili ve bedelin tahsiline hükmolunmuştur. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 3/II. maddesindeki düzenleme olan “...birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, red sebebi ortak olan davalılar lehine tek... avukatlık ücretine hükmolunur” hükmü kapsamında davalılar lehine tek vekâlet ücreti takdiri gerekirken, yazılı şekilde ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece kısmen kabul, kısmen red kararında cezai şart ile ilgili red sebebi tüm davalılar için aynı olmasına rağmen, her bir davalı için ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekir ise de düşülen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı ...’ın tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacının diğer temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrası 11, 12, 13 ve 14. bentlerinin tamamının karar metninden çıkartılmasına, yerlerine, 11. bent olarak “Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 8.600,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak kendisinin vekil ile temsil ettiren davalılar ..., ..., ..., ..."a verilmesine” cümlesinin yazılmasına ve kararın değiştirilen bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3.226,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan harcın temyiz eden davacıya iadesine,
    karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi