5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/8147 Esas 2018/848 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8147
Karar No: 2018/848

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/8147 Esas 2018/848 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yerel mahkeme tarafından verilen hüküm temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu ve tüzel kişilerin suçtan zarar görseler bile mağdur sayılmayacağı belirtilmiştir. Aynı konuda başka bir dava dosyasının bulunduğu ve bu dosyanın da incelenerek, sanığın bir suç işlemesi halinde hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilerek hakkında TCK 43/1 maddesi uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle hüküm BOZULMUŞ ve dosyanın sürdürüleceği kararı verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5846 Sayılı Kanun
- 5237 sayılı TCK'nın hazırlanmasında esas alınan suç teorisi
- TCK 43/1 Maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2016/8147 E.  ,  2018/848 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplumu oluşturan bireyler olduğu, 5237 sayılı TCK’nın hazırlanmasında esas alınan suç teorisine göre bu durumda yani suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireyler olması halinde tüzel kişiler suçtan zarar gören olmalarına rağmen suçun mağduru sayılmayacağından meslek birliklerinin şikayetçi olması halinde de durumun değişmeyeceği cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylem nedeniyle sanık hakkında; Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesinin 04.02.2014 tarih ve 2013/152 Esas, 2014/20 sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/34059 Esasında kayıtlı olan dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında;
    Anılan dosyanın incelenerek mümkün olması halinde birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.