Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Hüküm : 601,13 TL maddi ve 1.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bozma ilamına uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 25.11.2014 olan karar tarihinin gerekçeli karar başlığında 25.11.2012 olarak yazılması,
2- Mahkemece kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına davacı tarafın talebine de uygun şekilde gözaltı tarihinden itibaren yasal faize hükmolunduğu halde hükmün gerekçesinin son paragrafında tutuklama tarihinden itibaren yasal faize hükmolunduğunun belirtilmesi,
3- Dosya içeriğine göre; mahkemenin 14.11.2008 tarih, 2007/429 Esas – 2008/559 Karar sayılı ilk hükmü ile davacı lehine hükümde belirtilen miktarda maddi tazminat ile 1.500 TL manevi tazminata hükmolunduğu, anılan kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 07.06.2012 tarih, 2011/15801 Esas - 2012/14455 Karar sayılı ilamı ile diğer nedenler yanında ayrıca manevi tazminat miktarının az tayin edilmesinden dolayı bozulmasına karar verildiği, bozma ilamına uyularak mahkemece 07.12.2012 tarih, 2012/463 Esas – 2012/548 sayılı karar ile davacı lehine hükümde belirtilen miktarda maddi tazminat ile birlikte bu kez 12.000 TL manevi tazminata hükmolunduğu, anılan hükmün de taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.05.2014 tarih, 2014/2144 Esas – 2014/12856 Karar sayılı ilamı ile diğer nedenler yanında manevi tazminat miktarının bu kez de fazla tayin edildiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği dikkate alındığında, davacı lehine, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar manevi tazminata hükmolunması gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda ve Dairemizin 07.06.2012 tarih, 2011/15801 Esas - 2012/14455 Karar sayılı ilamı ile mahkemenin 14.11.2008 tarih, 2007/429 Esas – 2008/559 sayılı kararında davacı lehine hükmolunan 1.500 TL manevi tazminatın az olduğuna ilişkin bozma ilamına uyulduğu da gözetilmeden davacı lehine 1.000 TL manevi tazminata hükmolunması,


Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.