Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/609
Karar No: 2019/3435
Karar Tarihi: 23.05.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/609 Esas 2019/3435 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile davacı şirketi arasında mal alım satım ilişkisi bulunmakta ve cari hesap ilişkisinden doğan borç tahsili için icra takibi başlatılmıştır. Davalı itiraz etmiştir ve dava itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemektedir. Mahkeme, davalının borcunun zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, sözleşmenin cari hesap sözleşmesi olmadığı gerekçesiyle hükümün bozulmasına karar vermiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davalının davacıya 3.000,31 TL borçlu olduğu kabul edilmiş, ancak davacının fatura ve defterleri yeterli delil olmadığından, davacının mal teslim ettiğini ispata yükümlü olduğu ve davalının da ödemeleri yazılı delillerle ispatla yükümlü olduğu belirtilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Ticaret Kanunu (TTK) 88, Türk Borçlar Kanunu (TBK) 146.
19. Hukuk Dairesi         2018/609 E.  ,  2019/3435 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tic. Mah. Sıf.)


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisi nedeni ile ticari ilişki bulunduğunu, davalı ile müvekkili şirket arasında cari hesap ilişkisinden ve faturadan doğan borcun tahsili amacıyla davalı aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2011/18236 E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı temsilcisi, davacıya ait fatura bedellerinin banka havalesi yolu ile ödendiğini, davacıya borçlarının bulunmadığını ayrıca borcun zaman aşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacı tarafından yapılan takibin dayanağının takip talebinde cari hesap ekstresi olarak gösterildiği, cari hesap sözleşmesine dayanan davaların sözleşmenin sona ermesinden itibaren beş yıl geçmekle zaman aşımına uğrayacağı, davalının süresinde zaman aşımı definde bulunduğu, cari hesap ekstresinin 2006 yılına ilişkin olduğu, cari hesap ilişkisi nedeni ile yapılan takipte zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.06.2017 tarih ve 2017/2196 esas – 2017/4731 karar sayılı ilamı ile “Dava ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece ticari ilişkinin cari hesap sözleşmesinden kaynaklandığı yönündeki kabulü yerinde değildir. Zira taraflar arasında TTK 88 madde ve davamında öngörülen usulüne uygun yapılmış bir cari hesap sözleşmesi bulunmamaktadır. Satım sözleşmelerinde zamanaşımı süresi TBK 146. madde uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup mahkemece zamanaşımı itirazı reddedilerek davanın esası hakkında bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. “ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama ve benimsenen asıl ve ek bilirkişi raporuna göre, davalının davacıya dava konusu faturalardan dolayı 3.000,31 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının davalıya teslim ettiğini belirtmiş olduğu davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan faturalara ilişkin malların teslim edildiğini davacı ispatla yükümlüdür. Tek başına fatura ve davacının dayanak belgelerle desteklenmeyen ticari defterleri malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir. Kaldı ki bilirkişi raporunda davacıya ait 2006 yılı yevmiye ve envanter defterlerinin kapanış tastiklerinin yaptırılmadığı belirtilmiş olup vergi usul kanunu uyarınca davacının ticari defterleri usulüne uygun tutulmadığından lehine delil teşkil etmez. Davalı da davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan ödemelerin yapıldığını yazılı delillerle ispatla yükümlüdür. Mahkemece tüm bu hususlar değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken bilirkişi raporu tartışılmadan ve dosyadaki deliller değerlendirilmeksizin yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 23/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi