12. Ceza Dairesi 2015/4840 E. , 2016/6494 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanun"un 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2-3, 51/1-3, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiye - Mühür bozma suçundan beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii, mühür bozma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm ise katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ... Bakanlığı vekilinin yokluğunda verilen hükme yönelik katılan vekili tarafından, halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinde belirtilen 1 haftalık süre içerisinde temyiz isteminde bulunulduğu anlaşılmakla, tebliğnamede katılan vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir.
1-Katılan vekilinin mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında, mühür bozma suçuna ilişkin dava konusu yapılan eylemleri nedeniyle... Bakanlığının suçtan doğrudan zarar görmemesi hususu dikkate alındığında, bu durumun, suçtan doğrudan zarar görmeyen şikayetçinin, hükmü temyize hak vermeyeceğinden, şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE,
2-2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 04/12/1998 gün, 3332 sayılı kararı ile 3. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde kalmakta olan ... İli, ... İlçesi, ... Beldesi, Albayrak Mevkii 107 ada 9 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan mevcut 3 katlı binanın üzerine tuğla örerek, çatı katı inşa etmekte olduğunun tespit edildiği, bölgenin sit alanı olarak tesciline ilişkin ilgili Koruma Kurulu kararının suça konu taşınmazın bulunduğu yerde 1999 yılında ilanının yapılması ve bu yerin niteliğinin çevrede yaşayan şahıslar tarafından bilinmesi hususu dikkate alındığında, sanığın dava konusu yerin sit alanı içerisinde yer aldığını bildiği, buna rağmen Kurul"dan izin almaksızın üzerinde inşai nitelikte müdahalelerde bulunduğunun tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağına, inşaatın zaruret sebebiyle yapıldığına, katılan vekilinin ise tayin edilen cezanın ertelenmemesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Tayin edilen adli para cezasının ödenmemesinin sonuçları açıklanırken ve erteli cezaya ilişkin belirlenen denetim süresi içerisinde, kasıtlı bir suç işlenmesi halinde, tayin edilen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceği belirtilirken, uygulanan kanun maddesi gösterilmeyerek, CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
b-Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 - 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün adli para cezasının ödenmemesinin sonuçlarının açıklandığı 5. paragrafının başına “TCK"nın 52/4. maddesi gereğince” ibaresinin, denetim süresi içerisinde, kasıtlı bir suç işlenmesi halinde, tayin edilen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceğinin belirtildiği, 9. paragrafın başına “TCK"nın 51/7. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesi, TCK"nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin paragrafın, “Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a), (d), (e) bentleri ile (b) bendindeki seçme ve seçilme ehliyetine ilişkin hakları kullanmaktan aynı Kanun"un 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hakları kullanmak yönünden ise, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı Kanun"un 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler bakımından TCK"nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine,” şeklinde düzeltilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.