19. Hukuk Dairesi 2014/1296 E. , 2014/9660 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 09/03/2012
NUMARASI : 2011/90-2012/38
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı ve davalılardan A. D. vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. M.. A.. ile davalılardan A.. D.. vek. Av. Y. S. gelmiş, diğer davalılar tarafından kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili şirketin eski adının M. Gıda A.Ş iken sahibinin de Bozdağ ailesi olduğunu, Bozdağ ailesinin 16.10.2007 tarihli sözleşme ile hisselerinin %51"ini Alman K. B. firmasına devrettiğini, bilahare şirketin isim değişikliğiyle “K. E. C.” adını aldığını, adı geçen ailenin sermaye artışında %49 hissesini koruyamayıp 23.06.2008 tarihinde şirketten tamamen ayrıldığını, Bozdağ ailesinin şirketten ayrıldıktan sonra haklarının yenildiği düşüncesiyle hukuk davası açıp Cumhiriyet Savcılığı"na şikayette bulunduğunu, ancak bunlardan sonuç alamayınca intikam saikiyle tanzim tarihi eski vade tarihi ise yeni olan 400.000 TL"lik bir adet senet düzenlediklerini, bu senette keşideci olarak kendi aile şirketleri olan E. Tabldot... Ltd. Şti"ni, kefil olarak da eski imza yetkilerini kullanarak Medito kaşe ve imzasını atarak müvekkilini borçlandırmaya çalıştıklarını, bahse konu senedin davalı S. Et... Ltd.Şti"nce takibe konulduktan sonra bu alacağın diğer davalı A.. D.."e temlik edildiğini, senet metnindeki kefaletin adi kefalet olduğunu, şirket yönetim kurulu defterlerinde kefalete ilişkin bir kararın bulunmadığını, müvekkilinin ticari defterlerinde davalı S. Et.... Ltd. Şti"ne borç gözükmediğini, devir sözleşmesinde Medito firmasının borçsuz devredildiğini, konuyla ilgili yaptıkları suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada E. Tabldot... Ltd. Şti. yetkilisinin senedin şirketlerinin ödenmemiş çek borçlarının teminatı olduğu yolunda beyanda bulunduğunu, şirket ana sözleşmesinde kefil olma yetkisinin yer almadığını, buna göre Medito adına senede imza atan Nusret Bozdağ"ın yetkisiz temsilci konumunda olup şahsen sorumlu olacağını, kaldıki senedin tanzim tarihinde E. Tabldot... Lkd. Şti"nin davalı S. Et... Ltd. Şti"ne bu miktarda borcu da bulunmadığını belirterek müvekkilinin takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı A.. D.. vekili, müvekkilinin iyiniyetli olup taraflar arasındaki ilişkiyi bilebilecek durumda olmadığını, müvekkilinin henüz temliki kabul beyanında bulunmadığından bu davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı E. Tabldot... Ltd. Şti. vekili, müvekkili şirketin davacı şirket tarafından tüm aktif ve pasifleriyle satın alındığını, buna göre davacının müvekkili şirketin tüm borçlarından sorumlu olduğunu, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı S. Et ve Et Ürünleri Tic. ve San. Ltd. Şti vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, takibe konu senet ile senetteki imza ve avallerin geçerli olduğu, senet keşidecisi ile senedin lehdarı arasında ticari defterlerde senede ilişkin bir kayıt olmamakla birlikte ticari ilişkinin bulunduğu, davacı tarafça Nusret Bozdağ"ın kendilerini zarara uğratma kastını ve kötüniyetli olduğu yönündeki iddiaların kanıtlanamadığı, davacının eski yöneticiye dava açma hakkının bulunduğu gerekçeleriyle davanın ve davalının kötüniyet tazminatı talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan A.. D.. vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı temlik alan A.. D.. vekilinin temyizine gelince; yapılan takipte davalı alacaklı alınan ve infaz edilen tedbir kararı nedeniyle alacağına geç kavuşmuş olduğundan bir başka deyişle alacaklının alacağının tahsili geciktirilmiş olduğundan İİK"nun 72/4 maddesi uyarınca davanın reddi halinde alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken bu kalem isteğin reddinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının reddine; (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı A.. D.. için takdir olunan 990 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.