20. Ceza Dairesi 2018/2124 E. , 2019/1277 K.
"İçtihat Metni"Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ...’nun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair Manavgat 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/05/2013 tarihli ve 2013/122 esas, 2013/239 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 26/05/2015 tarihli ve 2014/94 DS sayılı yazısı ile sanığın denetimli serbestlik tedbirine uymadığından bahisle evrakın iadesi üzerine, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 62/1 ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Manavgat 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2016 tarihli ve 2015/1263 esas, 2016/441 sayılı kararını müteakip, 6763 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un lehe hükümlerinin uygulanarak infazın durdurulması talebi üzerine, anılan kararın infazının durdurulmasına yer olmadığına dair aynı Mahkemenin 14/12/2016 tarihli ve 2015/1263 esas, 2016/441 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın kabulüne dair Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/99 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 13/03/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen Dosyadan ;
1- Sanık hakkında 28/11/2012 tarihinde işlediği iddia olunan “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucunda, 09/01/2013 tarihli, 2012/12364 soruşturma , 2013/74 esas sayılı, 2013/38 iddianame sayılı iddianame ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılamada Manavgat 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/05/2013 tarihli 2013/122 esas 2013/239 kararı ile 5560 sayılı yasa ile değişik TCK’nın 191/2-3-4-5. maddeleri uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verildiği, sanığın tedbirin gerekliliklerine uymaması üzerine yapılan yargılamada Manavgat 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2016 tarihli 2015/1263 esas ve 2016/441 karar sayılı kararı ile TCK’nın 191, 62, 50/1-a ve 52/1-2 maddeleri uyarınca sonuç olarak 6.000 TL adli para cezasına hükmedildiği ve temyiz edilmeden kesinleştiği,
2- Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 09/12/2016 tarihli yazısı ile 6763 sayılı kanunun 17. maddesi ile değişik TCK’nın 192/4.maddesi bakımından hükümlünün infazı hakkında ek karar talep etmesi üzerine Manavgat 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/12/2016 tarihli 2015/1263 esas ve 2016/441 karar sayılı ek kararı hükümlünün infazının durdurulmasına yer olmadığına karar verdiği , hükümlünün 16/12/2016 tarihinde itiraz etmesi üzerine Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/99 değişik iş sayılı kararında ‘’, 5237 sayılı TCK"nın 7/2 maddesi gereği sanık lehine değerlendirme yapılarak suçun işlenmesinden sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı yasa ile 5320 sayılı yasaya eklenen geçici 7.maddesinin 2.fıkrası gereği hakkında daha önce denetimli serbestlik uygulanmayan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerekirken bu kararın verilmediği anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olan itirazın kabulüne, mahkemece
verilen kararın kesinleşmiş olması nedeniyle kanun yararına bozma yoluna gidilmesi için gerekli işlemlerin ilgili mahkemesince yapılmasına..’’’ gerekçesi ile itirazın kabulüne karar verdiği anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
" Manavgat 4. Asliye Ceza Mahkemesince 6545 sayılı kanun ile değişik 5320 sayılı kanunun eklenen geçici 7. madde gereği sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamına göre, suç tarihi olan 28/11/2012 tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesi ile aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 7/2. maddesinde yer alan “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, hakkında daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceği cihetle, itirazın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.’’ denilerek Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/99 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması istenmiştir.
Yapılan incelemede,
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesi ile aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 7/2. maddesinde yer alan “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, hakkında daha önce aynı suç nedeni ile Manavgat 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/05/2013 tarihli 2013/122 esas 2013/239 kararı uyarınca edavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceğinden dolayı hükümlünün itirazının reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2017/99 değişik iş sayılı sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 28/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.