Olası kastla eşini öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2010/1270 Esas 2012/1800 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname No : 1 - 2010/23128
MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 14/08/2009, 2009/114 (E) ve 2009/121 (K)
SUÇ : Olası kastla eşini öldürme

TÜRK MİLLETİ ADINA

1-Dosya içeriğine göre; Türk Medeni Kanununun 185. maddesi uyarınca sadakat yükümlülüğüne aykırı davranan maktulün davranışları nedeniyle sanık lehine haksız tahrikin varlığını kabul eden mahkemenin takdir ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, tahrike ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin derecesi ve niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin eksik incelemeye, suç vasfına, teşdide yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanık ile maktulün uzun süredir evli olup üç çocuklarının bulunduğu, maktulün, Semilay isimli gazinoda çalışan bayanla gönül ilişkisinin olduğu, sanığın bu durumu bildiği ve eşi olan maktulü bu ilişkiden ısrarla vazgeçirmeye çalıştığı, ancak başarılı olamadığı, olay günü maktulün yine Semilay"ın yanına gitmek için hazırlık yaptığını gören sanığın, maktulü evden dışarıya göndermek istemediği, maktulün bankaya gideceğini söylemesi üzerine sanığın, evde bulunan böcek ilacından maktulün yemeğine kattığı, yemeği yiyen maktulün dışarı çıktıktan sonra sabaha karşı olay yerinde zehirlenmeye bağlı olarak ölü bulunduğu olayda;
a-Olaydan önce maktul tarafından eve getirilen maddenin böcek ilacı olduğunu bilen sanığın, bilerek ve isteyerek maktulün yemeğine ilacı koyduğu anlaşılmakla; kasten eşini öldürme suçu yerine olası kastla eşini öldürme suçundan hüküm kurularak eksik ceza tayini,
b-Kabule göre;
Evlilik birliğinin kesin hükümle sona ermesine kadar Türk Medeni Kanununun 185. maddesi uyarınca sadakat yükümlülüğüne bağlı kalması gereken maktulden, sanığa yönelen ve devam eden sadakat yükümlülüğünün ihlali nedeniyle haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut dikkate alındığında; 12 yıldan 18 yıla kadar hapis öngören TCK.nun 29. maddesinin uygulaması sırasında, makul oranda bir ceza indirimi yerine asgari oranda indirim yapılarak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiiyle Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, resen de temyize tabi bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 14/03/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.