Esas No: 2021/41060
Karar No: 2022/2304
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/41060 Esas 2022/2304 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûm edilmiştir. Hükmün açıklanması geri bırakılmış ve denetim süresi içinde ikinci suç işlediği tespit edilmiştir. İstinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. CMK'nin 231/8. maddesi gereği suçun işlendiği tarihten hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği tarihten dava zamanaşımı süresinin işlediği, ikinci suçun işlendiği tarihe kadar dava zamanaşımının durduğu belirtilmiştir. Ayrıca, adli emanetin 2008/187 sırasında kayıtlı suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına mahkeme karar verebileceği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK'nin 231/8. maddesi ve 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8/1. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
5271 sayılı CMK’nin 231/8. fıkrası gereğince suçun işlendiği tarihten hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği 01.10.2013 tarihine kadar dava zamanaşımı süresinin işlediği, bu tarihten denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 09.01.2017 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu nazara alınarak sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin zamanaşımı süresinin dolmadığı ve adli emanetin 2008/187 sırasında kayıtlı suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına Mahkemesince her zaman karar verilebileceği de tespit edilmekle yapılan incelemede;
Sanık hakkında açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.05.2009 tarihli, 2008/104 Esas ve 2009/357 Karar sayılı kararı ile resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyet kararı verildiği, kararın sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 28.05.2013 tarihli, 2012/2210 Esas ve 2013/8739 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, Yargıtay bozma kararı sonrası yapılan yargılama sonucunda, 05.09.2013 tarihli, 2013/350 Esas ve 2013/679 Karar sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2019 tarihli, 2019/523 Esas ve 2019/717 Karar sayılı kararı ile hükmün açıklandığı ve bu hükmün istinaf yasa yoluna tabii olduğunun gerekçeli kararda yazıldığı, sanığın hükmü istinaf etmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin 18.12.2019 tarihli, 2019/8583 Esas ve 2019/8318 Karar sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi ile bu karara yönelik temyiz isteminin reddine ilişkin 30.01.2020 tarihli ek karar ile sanığın temyiz talebinin reddedildiği, sanık müdafisinin bu ek kararı temyiz etmesi üzerine dosyanın Yargıtay’a gönderildiği,5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8/1. maddesinin, "Bölge adliye mahkemelerinin, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2’nci maddesi uyarınca Resmî Gazetede ilân edilecek göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 322 nci maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326 ncı maddeleri uygulanır. (Ek cümle: 1/7/2016-6723/33 md.) Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." şeklinde düzenlenmiş olması karşısında, sanık hakkında hükmün açıklanmasına ilişkin karar bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilmiş ise de; sanık hakkında Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.05.2009 tarihli, 2008/104 Esas ve 2009/357 Karar sayılı kararı ile mahkûmiyet kararının sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 28.05.2013 tarihli, 2012/2210 Esas ve 2013/8739 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiğinden CMK'nin 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına dair Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2019 tarihli, 2019/523 Esas ve 2019/717 Karar sayılı kararı temyiz yasa yoluna tabi olduğundan, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin 18.12.2019 tarihli, 2019/8583 Esas ve 2019/8318 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddi kararı ile bu karara yönelik temyiz isteminin reddine ilişkin 30.01.2020 tarihli ek kararının hukukî değerden yoksun olduklarının kabulü ile Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2019 tarihli, 2019/523 Esas ve 2019/717 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafisinin 06.11.2009 tarihli temyiz istemi üzerine yapılan incelemede;
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiilin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA, 15.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.