14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/667 Karar No: 2010/1412 Karar Tarihi: 12.02.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/667 Esas 2010/1412 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/667 E. , 2010/1412 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.10.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltim istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, kendisinin paydaş bulunduğu taşınmazda ortaklığın giderilmesi davasında verilen yetkiye dayanarak paydaşlardan "... oğlu ..."in tapu kaydında yazılı olmayan "..." soyadının eklenmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir. Dava tapu kaydına eksik yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Dava konusu parselin kadastro tutanağının incelenmesinde, tapu kaydına dayanılarak tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır. Tespite dayanak tapu kaydı celb edilmemiştir. Ancak tutanağın edinme sütununda 4/12 payın ... oğlu ..."e ait olduğu yazılıdır. Mahkemece düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmeli, nüfus müdürlüğünden kayıtta adı geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlarda istenmelidir. Zabıta araştırması yapılarak, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka bir kişinin bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Bu nedenle mahkemece sağlıklı inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken yukarıda belirttiğimiz yöntemler izlenmelidir. Mahkemece tüm kayıtlar getirtilmeden, nüfus ve zabıta araştırması yaptırılmadan tek tanık beyanına dayanarak eksik inceleme ve araştırma ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.