
Esas No: 2016/13713
Karar No: 2020/2065
Karar Tarihi: 20.02.2020
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/13713 Esas 2020/2065 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07/08/2015 gününde verilen dilekçe ile harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava; harici satın almaya dayalı tapu iptali, tescil ve tazminat istemlerine ilişkindir.
Davacı vekili; davalıya ait 1172 parsel sayılı taşınmazda inşaat yapılması için davalı ile dava dışı müteaahhit arasında imzalanan 12.12.2008 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinde davalı arsa sahibine kalan 3.kat 10 No"lu bağımsız bölümün 25.11.2008 tarihli adi yazılı satış sözleşmesi ile 41.000,00TL bedelle davalı tarafından müvekkiline satıldığını bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini, taşınmazın tapusunun devredilmediği gibi inşaatın tamamlanmadığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini ve kira alacağı ve çatı çevre düzenleme gideri olarak şimdilik 10.000,00TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre müvekkiline düşen 10 no"lu dairenin inşaatının tamamlanamaması üzerine davacıya bu dairenin yerine 8 nolu dairenin devredildiğini müvekkili davalının davacıya herhangi bir borcunun kalmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu 1172 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 10 no"lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, 127.962,80TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin devrini öngören her türlü sözleşmelerin resmi şekilde yapılması geçerlilik koşuludur (743 Sayılı Kanunun 634. ; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu m. 706; Borçlar Kanunu m. 213; Tapu Kanunu m. 26; 1512 sayılı Noterlik Kanunu m. 60). Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak Kanunun öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davası kural olarak kabul edilemez. Yasa hükümlerinin öngördüğü biçimde yapılmayan sözleşmeler hukuken geçersizdir; burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlilik koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle doğrudan göz önünde tutulur.
Somut olayda; arsa sahibi olan davalı ... ile dava dışı yüklenici... arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmakta ise de; davacı dava konusu 10 no"lu bağımsız bölümü arsa sahibi davalı ...’den adi yazılı sözleşme ile satın aldığını belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmektedir. Adi yazılı sözleşmenin diğer tarafı arsa sahibi olan tapu kayıt malikidir. Yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardan bağımsız bölüm satın alınması halinde Türk Borçlar Kanununun 184. maddesi gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olmasının yeterli görüldüğü 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay ... Kararının somut olayda uygulanma imkanı bulunmadığından adi yazılı sözleşme ile temlik imkanı bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki adi yazılı satış sözleşmesine konu taşınmazın tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.Tapulu taşınmazın satışına dair sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (T.M.K. 705, B.K. 213, Tapu K. 26 ve Noterlik K.60 maddeleri). Resmi biçimde yapılmayan geçersiz sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil ile kira alacağı talep edilemeyeceğinden, davacının tapu iptali ve tescil istemine ilişkin talebinin ve kira alacağına ilişkin taleplerinin reddine karar verilmesi, davacının çatı ve çevre düzenleme gideri olarak ödediği miktarın tespiti halinde ise, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı bu miktarın hükmü altına alınmasına karar verilmesi gerekirken davanın kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
Açıklanan nedenlerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.