Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6048
Karar No: 2014/6892
Karar Tarihi: 11.04.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/6048 Esas 2014/6892 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/6048 E.  ,  2014/6892 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Oltu Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 20/11/2012
    NUMARASI : 2011/289-2012/300

    Y.. D.. ile Hazine ve O.. B.. ile Kayyım M.. İ.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Oltu Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 20.11.2012 gün ve 289/300 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili ile davalı O.. B.. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, dava dilekçesinde; Oltu ilçesi Halitpaşa Mahallesi 178 ada parsel sayılı taşınmazın vekil edeninin babası Paşa Demir tarafından 40 yıldan fazla malik sıfatıyla aralıksız olarak kullanıldıktan sonra murisin 1993 yılında ölümünden sonra mirasçılar arasındaki anlaşma ve devirler gereği olarak vekil edeninin zilyetliğine geçtiğini ve o günden beri aralıksız olarak kullandığını, ancak kadastro çalışmalarında S.. kızı G..ve İ.. kızı G.. adına tespit ve tescil edildiğini, bu şahısların tanınmayan ve bilinmeyen kişi olduklarını, TMK"nun 713. maddesi gereğince tapu kütüğünde kim olduğu belli olmayan ve 20 yıl önce ölmüş bir şahsın adına kayıtlı taşınmazın kısmen ve tamamen, 20 yıldan fazla süre ile kullanılan şahsa tescil edileceğini açıklayarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Belediye vekili, yargılama oturumunda davanın reddini talep etmiştir.
    Kayıt maliklerine Oltu Mal Müdürü M.. İ.. kayyum olarak atanmış, kayyuma duruşma günü bildirir davetiye yöntemine uygun biçimde tebliğ edilmiştir.
    Davalı Hazine vekili, yargılama oturumlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazın tapu kaydının iptaline davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine hüküm, davalı Belediye ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK"nun 713/2 fıkrasında, “..maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya 20 yıl önce ölmüş..” hukuki sebebine dayalı olarak tapu kaydının hukuki değerini yitirmesi gerekçesiyle TMK"nun 713/1 ve 2. fıkraları gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

    Uyuşmazlık konusu taşınmaz, 18.10.1983 tarihinde tesis kadastrosu sebebiyle ½ şer paylı olarak S.. kızı G.. ve İ.. kızı G.. adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde taşınmazın kırk yıl kadar vekil edeninin murisi P.. D.. tarafından kullanıldığını, 1993 yılında ölümü ile mirasçıları arasında yapılan anlaşma ve devirler gereği vekil edeninin zilyetliğine geçtiğini açıklamıştır. Keşif sırasında dinlenen yerel bilirkişi Ö.. Ü.. taşınmazı 40-50 sene davacının murisinin kullandığını, ölümünden sonra davacının kullandığını beyan etmiştir. Dinlenen davacı tanıkları ise, taşınmazı 40-50 yıl kadar davacının babası P.. D..’in kullandığını, ölümünden sonra yapılan taksim sonucunda Y.. D..’e intikal ettiğini, o tarihten bu yana da bu şahsın kullandığını beyan ettiklerinden uyuşmazlık konusu taşınmazın davacının murisi P.. D..’in ölümünden sonra mirasçıları arasında yapılan rızai taksim sonucunda davacının payına düştüğü benimsenerek davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. TMK"nun 713/2. fıkrasında açıklanan üç ayrı hukuki sebepten birine veya birkaçına dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davaları kamu düzeni ağırlıklı davalar olup kendiliğinden araştırma ve inceleme yöntemine tabidirler. Şu halde, bu tür davaların kayıt malikine seçilen kayyum ile yürütülmesi olanağı bulunmamaktadır. Tapu iptali ve tescil davalarında kural olarak dava, kayıt malikine, kayıt maliki ölmüş ise belirlenecek mirasçılarına yöneltilerek açılır. Şu halde, öncelikle kayıt malikine ait hasımlı veraset belgesinin (hasım Hazine olmak üzere) alınması için davacı tarafa süre ve imkan tanınması, veraset belgesi dosyaya sunulduğunda davanın kayıt maliklerinin tüm mirasçılarına yöneltilmesi, bundan sonra 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun tüm ilgili hükümleri gözönünde bulundurularak bozma ilamının tüm mirasçılarına tebliği ve taraf teşkilinin sağlanması suretiyle davanın yürütülmesi zorunludur.
    Bilindiği üzere, bir davanın görülebilmesi için öncelikle davada taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz olarak toplanıp, tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların duruşma gününden haberdar edilmesiyle mümkün olur. HUMK"nun 73. maddesinde; “Kanun"un gösterdiği istisnalar haricinde hakim, her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hüküm veremez.” denilmektedir. Madde metninde açıkça görüldüğü gibi taraflar yöntemine uygun bir biçimde davet edilmedikçe Mahkemece karar verilemez. Aynı durum HMK"nun 27. maddesinde de “davanın tarafları müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri kendi haklarıyla bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.” amir hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu madde de yer alan “hukuki dinlenilme hakkı” tabiriyle 73. maddedeki durum ifade edilmiştir. Yani, bu ilke aynı zamanda taraf teşkili koşulunu da içermektedir. Bu hak, Anayasa’nın 36. maddesiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur.
    Saptanan bu somut hukuki olgulardan da anlaşılacağı üzere davada taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulamaz. (HGK’nun 22.02.2012 tarih, 2011/8-763 E., 2012/85 K. sayılı kararı) Davalı Hazine ve Belediye vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 122,55 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı Belediye Başkanlığı"na iadesine, 11.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi