Esas No: 2019/5043
Karar No: 2020/4807
Karar Tarihi: 24.11.2020
Danıştay 4. Daire 2019/5043 Esas 2020/4807 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/5043
Karar No : 2020/4807
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Büro Makinaları Dayanıklı Tüketim Malları Bilişim Bilgisayar Medikal Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, 2010 dönemine ait işlemlerinin kurumlar vergisi yönünden incelenmesi sonucu mal ve hizmet alımında kullandığı faturaların sahte olduğu gerekçesiyle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden resen tarh edilen 2010/1-12 dönemi üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı adına fatura düzenleyen … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi … Bilgisayar San. Ve Tic. Ltd. Şti. … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefleri … ve … Elek. Müh. İnş. Ltd. Şti. hakkında pek çok olumsuz tespitler bulunmakla birlikte uyuşmazlığa konu dönemde sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenledikleri hususunun açık ve net bir şekilde ortaya konulamadığı, anılan faturalardan hareketle tespit edilen matrah farkı üzerinden yapılan kurumlar vergisi tarhiyatında ve kesilen 3 kat tutarında ki vergi ziyaı cezasında hukuka uygunluk görülmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; Vergi Mahkemesi kararının kurumlar vergisinin kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının aynı gerekçe ve nedenlerle Dairelerince de uygun görüldüğü, fatura tutarlarının maliyet kayıtlarından çıkarıldığı düzeltme beyannamesinin yasal süresinden sonra verildiğinin tartışmasız olduğu kurumlar vergisinin bir kısmının süresinde tahakkuk ettirilmemesi nedeniyle vergi ziyaına sebebiyet veren davacı adına vergi ziyaı kesilmesi 213 sayılı Kanunun 341. ve 344. maddelerinin gereği olduğu, davanın 203.237,39 TL matrah farkı üzerinden tarh edilen kurumlar vergisinin kaldırılmasına ilişkin olan hüküm fıkrasının, aynı zamanda bu matrah farkı yönünden vergi kaybı bulunmadığının da kabulünü gerektirdiği ve davacının süresinde verdiği beyanname ile beyan ettiği verginin zamanında tahakkuk ettirildiği, zamanında tahakkuku engellenen kurumlar vergisinin; düzeltme beyannamesiyle beyan edilen vergiden, süresinde verilen beyannameyle beyan edilen verginin düşülmesinden sonra kalan tutar olduğu, cezanın belirtilen vergi tutarını aşan tutar üzerinden kesilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, ayrıca vergi kaybına 213 sayılı Kanunun 359. maddesinin (b) bendindeki fiille sebebiyet verildiğinden cezanın üç kat uygulandığı ancak Vergi Usul Kanununda, vergi ziyaı cezasının ziyaa uğratılan verginin kaç katına göre hesaplanacağının, eylemin niteliğine göre tayin edildiği, Vergi Mahkemesinin, maliyet kayıtlarından çıkarılan faturaların sahte olduğuna ilişkin hukuken geçerli tespit bulunmadığı yolundaki kararının Dairelerince de yerinde görüldüğü, dönem kazancının bir kısmını kayıt dışı bırakması yolundaki eylemin, 359. madde kapsamında bulunmayan davacı adına cezanın, ziyaa uğratılan verginin üç katı tutarında kesilmesinde de hukuka uygunluk görülmediği, düzeltme beyanının vergi incelemesine başlandıktan sonra verildiği de dikkate alındığında dava konusu cezanın, yukarıda açıklandığı üzere ziyaa uğratıldığı sonucuna ulaşılan düzeltme beyannamesiyle beyan edilen vergiden, süresinde verilen beyannameyle beyan edilen verginin düşülmesinden sonra kalan verginin bir katı tutarında kesilen kısmında hukuka aykırılık; aşan kısmında ise hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Kararın kabule ilişkin kısmının bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı şirketin söz konusu vergi inceleme raporunda belirtilen sahte belge düzenleyicisi olan mükelleflerden fatura aldığının sabit olduğu, adına yapılan cezalı tarhiyatın tamamen vergi kanun ve ilkeleri doğrultusunda olduğu, kararın kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 24/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.