15. Ceza Dairesi 2018/3098 E. , 2018/3108 K.
"İçtihat Metni"Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 31.10.2016 tarihli ve 2016/9308 soruşturma 2016/5185 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06.12.2016 tarih ve 2016/5281 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08.03.2018 gün ve 94660652-105-59-13487-2017 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.03.2018 gün ve 2018/21687 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, “...” adlı internet sitesinden şüpheli ... adına ve ... no’lu telefon kullanılarak cep telefonu satış ilanı verildiği, müştekinin bu ilân üzerine 01.07.2016 tarihinde ...no’lu hesaba 2.300,00 Türk lirası EFT yaptığı, ancak dolandırılmış olduğunun anlaşıldığı iddiasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyetçi olduğu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca ... Genel Müdürlüğünden sözkonusu hesabın kime ait olduğunun sorulduğu, anılan katılım bankasınca hesabın ...’e ait olduğunun bildirildiği ve cari hesap ekstresinin gönderildiği, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma evrakının yetkisizlik kararıyla Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca her hangi bir soruşturma işlemi yapılmaksızın dolandırıcılık suçunun unsurları oluşmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, benzer nitelikte olay sebebiyle verilen Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 16.10.2017 tarihli ve 2017/1705 esas, 2017/20317 sayılı kararında “Sanığın ... adlı internet sitesine satılık telefon ilanı verdiği, katılanların bu ilan üzerine sanık ile internet üzerinden iletişime geçtiği, cep telefonu pazarlığı yapıldığı, sanık ile katılanların satış konusunda ve telefonların kargo ile gönderilmesi hususunda anlaştıkları, telefon bedellerinin sanığa gönderildiği ve sanık tarafından hesaptan çekildiği ancak bahse konu telefonların katılanlara kargo ile gönderilmediği ve sanığa bir daha telefon ile ulaşılmadığı, sanığın bu şekilde internet üzerinden satılık cep telefonu satışı ilanı vererek katılanları aldatarak haksız menfaat sağladığı…” şeklinde ifadelerle yerel mahkemece nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet kararının onanmasına karar verildiği göz önünde bulundurulduğunda, şikâyet dilekçesi üzerine herhangi bir soruşturma yapılmadan, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, şüphelinin ifadesinin alınması, tüm delillerin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Çorlu 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06.12.2016 tarih ve 2016/5281 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 07.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.