15. Ceza Dairesi 2018/3168 E. , 2018/3106 K.
"İçtihat Metni"Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından şüpheliler ... ve ...Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. yetkilileri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 14.11.2017 tarihli ve 2016/24094 soruşturma, 2017/17396 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 12. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28.12.2017 tarih ve 2017/5825 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 21.03.2018 gün ve 94660652-105-34-2847-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.03.2018 gün ve 2018/25949 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda müşteki şirket vekilinin müracaatında belirttiği haliyle ... Genel Sigorta A.Ş. ile şüphelilerin ortaklığı ve yetkileri bulunduğu ... Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. arasında imzalanan acentelik sözleşmesi sonrasında şüpheli şirket yetkililerinin sigorta primlerini müşteki şirkete intikal ettirmedikleri ve vadesi gelen 256.818,72 Türk lirası alacağı uhdelerinde tuttukları, şüphelilerin acentelik sıfatı nedeniyle kendilerine duyulan güveni suistimal ederek müşteki şirketle aralarında mevcut sözleşmenin fesih tarihinden sonra bile müşteki şirketin sigortalısı olan ...Otomotiv A.Ş."den prim tahsil ettikleri, müşteki şirketin müşterilerini başka sigorta şirketlerine yönlendirerek müşteki şirketi zarara uğrattıkları, böylece şüphelilerin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddiasına ilişkin yeterli ve etkin soruşturma yapılmadan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla, tüm şüphelilerin ifadelerinin alınması, şirket kayıt, belge ve defterlerinin getirtilerek söz konusu ödemelerin şüpheli şirket hesabında usulsüz şekilde tutulup tutulmadığının tespit edilmesi, şüpheli ..."nın soruşturma kapsamında dosyaya sunduğu 15.06.2016 tarihli savunma dilekçesinin ekinde yer alan ve müşteki şirket vekili tarafından ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/429 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen icra takibine ilişkin borcun kaynağı ve miktarının anılan dosya aslının merciinden temini suretiyle incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tüm şüphelilerin ifadeleri alınıp gösterecekleri deliller toplanılmadan, ayrıca her iki şirkete ait ticari defter ve kayıtlar incelenip, yapılan ödemelerin (taksit ve peşin ödemeler ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle) şikayetçi şirkete intikal ettirilip ettirilmediği, ettirilmediyse hangi şüpheli tarafından ettirilmediği, aynı şekilde şüpheli ...’nın savunmasında belirttiği protokolün doğru olup olmadığı ile icra dosyası getirtilip, borcun kaynağı ile miktarı araştırılmadan, eksik soruşturmayla kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul 12. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28.12.2017 tarih ve 2017/5825 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 07/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.