Esas No: 2021/11317
Karar No: 2022/2310
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/11317 Esas 2022/2310 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2006-2008 yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan mahkûm edildi. Ancak, sanık müdafisinin temyiz istemi üzerine yapılan incelemede, suçun olağanüstü dava zamanaşımına uğradığı belirlendiği için hüküm bozuldu ve sanık hakkındaki kamu davaları düştü. 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri uyarınca suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar olan zamanda olağanüstü dava zamanaşımı gerçekleşmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK’nin 310. maddesi
- 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi
- 5320 sayılı Kanun’un 317. maddesi
- 5320 sayılı Kanun’un 322. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
1) Sanık ... hakkında 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından itiraz üzerine hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılması sonrasında verilen Mahkemenin 15.09.2015 tarihli, 2015/183 Esas ve 2015/506 Karar sayılı mahkûmiyet hükümleri ile 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen Mahkemenin 13.11.2014 tarihli, 2011/975 Esas ve 2014/565 Karar sayılı mahkûmiyet hükmüne yönelik sanığın ve katılan vekilinin sanıklar hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerine ilişkin vekâlet ücretine hasren temyizinin incelenmesinde;
Katılan vekilinin yokluğunda verilip usulüne uygun olarak 02.11.2015 tarihinde tebliğ olunan hükmün, katılan vekili tarafından 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 10.11.2015 tarihli dilekçe ile temyiz edildiği anlaşıldığından; sanık ...'ün ise 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçu yönünden yokluğunda verilip 30.01.2015 tarihinde tebliğ olunan 13.11.2014 tarihli, 2011/975 Esas ve 2014/565 Karar sayılı hükmün; 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçları yönünden ise yokluğunda verilip 20.10.2015 tarihinde tebliğ olunan 15.09.2015 tarihli, 2015/183 Esas ve 2015/506 Karar sayılı hükmün sanık tarafından 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 03.04.2017 tarihli dilekçe ile temyiz edildiği anlaşıldığından; temyiz istemlerinin aynı Kanun'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından itiraz üzerine hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılması sonrasında verilen Mahkemenin 15.09.2015 tarihli, 2015/183 Esas ve 2015/506 Karar sayılı mahkûmiyet hükümleri ile 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen Mahkemenin 13.11.2014 tarihli, 2011/975 Esas ve 2014/565 Karar sayılı mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafisinin temyizinin incelenmesinde;
Defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan sanık hakkında açılan bir dava ve verilen bir hüküm bulunmadığından sanık müdafisinin temyizinin 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik olduğu; sanığın yokluğunda verilen hükme ilişkin tebligatın dosyada bilinen en son adresi olan sorguda beyan ettiği adresine gönderildiği, tebliğ edilemeden iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin daha önce adli mercilerce bu adrese usulüne uygun tebligat yapılmamış olması nedeniyle usulsüz olduğu, bu nedenle sanık müdafisinin temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen "2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarının kanundaki cezalarının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla sanık müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 15.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.