Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 1)Davacı vekili dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın bir kısmının daha önce kamulaştırıldığını belirterek Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1999/461 esas sayılı dosyasında kamulaştırma bedel artırım davasının görüldüğünü belirtip ilgili mahkeme kararını dosyaya sunduğundan, mahkemece dava konusu taşınmazın davalı idarece daha önceden kamulaştırılıp kamulaştırılmadığı, kamulaştırma evrakının maliklere tebliğ edilip edilmediği, taktir komisyonu tarafından belirlenen ihtilafsız bedelin maliklere ödenip ödenmediği, söz konusu yerle ilgili olarak davacı tarafından kamulaştırma bedelinin artırılması davası açılıp açılmadığı araştırılıp ilgili kamulaştırma işlemine ait evrak ve krokilerin dosya içine alınmasından sonra şayet geçerli bir kamulaştırma işlemi varsa yapılacak keşifte kamulaştırma krokisi zemine aplike edilerek fiilen el atıldığı iddia olunan bölümün kamulaştırma kapsamında kalıp kalmadığı tespit edilip, fiilen el atıldığı iddia olunan taşınmazın kamulaştırılan taşınmaz olduğunun anlaşılması halinde bu kısım için davacının ancak 30 gün içinde bedel artırım davası açabileceği gözetilerek, dava tarihi itibariyle de bu sürenin geçmesi sebebiyle bu kısım yönünden davanın reddi gerekeceği aksi takdirde kamulaştırmasız el atılmış olacağı düşünülmeden eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi, 2)Kabule göre de; Dava konusu taşınmaz ile emsal olarak incelenen taşınmazın bulundukları cadde veya sokak itibariyle belediyece belirlenen 2011 yılı emlak vergisine esas m² değerlerinin belediye başkanlığından, dava konusu taşınmazın 12.04.2006 olan değerlendirme, emsal olarak incelenen taşınmazın değerlendirmeye esas alınan satış tarihleri itibariyle imar düzenlemesi sonucu meydana gelen imar parselleri olup olmadıklarının, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin, düşülmüş ise oranının belediye imar ve tapu müdürlüklerinden ve emsal alınarak incelenen taşınmazın değerlendirmeye esas alınan satışına ilişkin alıcısını, satıcısını ve satış bedelini gösteren tapu kaydı ve resmi satış akit tablosunun onaylı örneğinin tapu müdürlüğünden getirtilip incelenmeden eksik araştırmayla hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı tarafa iadesine, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.