13. Ceza Dairesi Esas No: 2015/18554 Karar No: 2016/4097 Karar Tarihi: 09.03.2016
Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2015/18554 Esas 2016/4097 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2015/18554 E. , 2016/4097 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2015/368365 MAHKEMESİ : İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 12/02/2013 NUMARASI : 2012/700 (E) ve 2013/158 (K) SUÇ : Karşılıksız yararlanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-02.07.2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkındaki Kanunun Geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği hususu gözetilerek, sanığın kurum zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, öncelikle bilirkişiden normal tarifeye göre (vergiler dahil cezasız) kurum zararının belirlenmesine esas olmak üzere rapor aldırılıp ardından sanığa “bilirkişi tarafından tespit edilecek vergiler dahil cezasız kaçak kullanım bedeline ilişkin zarar miktarını gidermesi halinde 6352 sayılı Yasının Geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Kabule göre de; a)-Dosya içerisinde bulunan başkaca tutanak ile sanığın birleşme talep eden (2008/2300 esas sayılı) beyanı gözetildiğinde, gerçeğin şüpheye yer vermeyecek şekilde açığa çıkartılması, zincirleme suç hükümlerinin uygulama yerinin tespiti ile varsa mükerrer cezalandırılmanın önüne geçilmesi, 6352 sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi ile getirilen düzenleme yönünden haksız yere hak kaybına uğranmasının önlenmesi bakımından, sanık hakkında açılan her bir dava dosyasının suç ve iddianame tarihleri, kesinleşip kesinleşmedikleri tereddüte mahal bırakmayacak şekilde belirlenip, tutanaklar arasındaki süre dikkate alındığında sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerekebileceği nazara alınarak öncelikle sözkonusu tutanak(larla)ilgili olarak açılmış dava varsa dosyalar birleştirilerek, birleştirme olanağı mümkün olmadığı taktirde dava dosyalarının bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya içine konulması sağlanarak TCK"nın 43. maddesinin uygulanması koşulları tartışılıp değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve tespiti yerine eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, b)-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ..."ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 09.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.