4. Ceza Dairesi 2017/21670 E. , 2021/266 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
1)Suça sürüklenen çocuklar ... hakkında kasten yaralama ve tehdit, ... hakkında ise tehdit suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizinde,
Suç tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocukların eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK"nın 86/2 ve 106/1-1.c. maddelerindeki kasten yaralama ve tehdit suçları için öngörülen cezaların üst sınırına göre aynı Kanun"un 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımının, son kesme nedeni olan sorguların yapıldığı 14/04/2015 ve 08/04/2015 tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleşmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2)Sanık ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizine gelince,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
a)Sanığın ve sanığın oğlu tanık ..."ın aşamalardaki çelişkili beyanları, polis merkezinde gerçekleşen olayı doğrulayan tutanağın bulunması karşısında, hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı ve kolluk tutanağına neden itibar edilmediği yeterince açıklanmadan, beyanlar arasındaki çelişkiler giderilmeden eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
b)2-a numaralı bozmaya uyulup suçun sübutunun kabulü halinde,
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.