18. Ceza Dairesi 2015/30436 E. , 2017/6770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret ve kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1) Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme, hakaret ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme, hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Olay tarihinde görevli jandarma erlerine aynı suç işleme kararı altında sinkaflı sözlerle hakaret ettiği anlaşılan sanık ...’a ek savunma hakkı da tanınarak TCK"nın 125/3-a, 43/2 maddeleri uyarınca ceza tayin edilmemesinin, aleyhe temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılamayacağı,
Ancak,
a) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
b) TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları, tebliğnameye kısmen uygun olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca; hükümlerde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlardan (b) bendinin çıkartılmak ve “TCK"nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanmasına” ibaresi eklenmek, suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Görevi yaptırmamak için direnme suçunda sanık ...’in silah kulanmadığı sanık savunmalarından, katılan ve mağdurların beyanlarından, 22/11/2009 tarihli olay tutanağından anlaşılmasına karşın; sanık ... hakkında TCK"nin 265/4. maddesi uygulanarak yazılı şekilde fazla cezaya hükmedilmesi,
b) Görevi yaptırmamak için direnme ve Hakaret suçlarında maddi bir zararın olmaması ve şikayetin CMK"nın 231/5 maddesindeki engel koşullardan bulunmaması karşısında "zararın giderilmediği ve şikayetin devam ettiği" gerekçeleri ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi;
Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.05.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.