Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/10463 Esas 2010/929 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/10463
Karar No: 2010/929

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/10463 Esas 2010/929 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2009/10463 E.  ,  2010/929 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FATİH 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 02/04/2009
    NUMARASI : 2009/48-2009/105

    Taraflar arasında görülen davada;  Davacılar, miras  bırakan babaları H. D.in 17 sayılı parseldeki 6 numaralı bağımsız bölümünü, kendilerinden mal kaçırmak amacıyla, ikinci eşi davalı Sebahat"ı ve dava dışı G. Z."ı aracı kullanıp, S.tan olan oğlu davalı T."e aktardığını ileri sürerek, miras payları oranında iptal, tescil olmadığı takdirde tenkis istemişlerdir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın reddine ilişkin olarak  verilen karar, Dairece;" ... Taşınmazın temliklerinin davacılardan mal kaçırmaya yönelik ve muvazaalı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuş olmakla yapılan yargılama sonucunda, davalı Sebahat yönünden davanın husumetten reddine, davalı T.e yönelik olarak açılan davanın kabulü ile 17 sayılı parseldeki 6 nolu bağımsız  bölümün davalı adına tapu kaydının iptaliyle  3"erden 9 payın davacılar adına tesciline karar verilmiştir.                  
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 02.2.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edilen vekili Avukat ..... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .......tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    Mahkemece, hükmüne uyulan Daire bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak davanın kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.
    Ancak, davalılar S.. ve T."in miras bırakan H."in kanuni mirasçıları oldukları kayden sabittir.
    O halde, davacıların miras payları oranında iptal ve tescile karar  verilmesi gerekirken, davalıların kanuni miras paylarını ortadan kaldıracak şekilde kabul kapsamına alınmış olması doğru değildir.
    Davalıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  02.2.2010  tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.