MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi



Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borçlunun, şikayet ve borca itiraz talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, karara karşı alacaklının istinaf talebinde bulunduğu, Bölge Adliye Mahkemesi’nce alacaklının istinaf talebinin süreden reddine karar verildiği, karara karşı alacaklının temyiz yoluna başvurduğu, Dairemizce Bölge Adliye Mahkemesi’nin süreden ret kararının onandığı ve kararın kesinleştiği, alacaklının Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı ihlal başvurusu sonucu, Anayasa Mahkemesi’nin 13.02.2020 tarih ve 2017/27177 başvuru numaralı kararı ile alacaklının başvurusunun kabulüne, mahkemeye erişim haklarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği ve mahkemece gereği için dosyanın Dairemize gönderildiği görülmüştür.
Somut olayda; ilk derece mahkemesince kararın alacaklı vekilinin yüzüne karşı verildiği, ancak mahkemece istinaf süresinin tebliğden başlatılması nedeniyle alacaklı vekilince istinaf talebinin gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren on gün içerisinde yapıldığı, Bölge Adliye Mahkemesi ve Dairemizin, istinaf süresinin yüze karşı verilen kararlarda tefhimden itibaren başlaması gerektiğine ilişkin tespitinin, Anayasa Mahkemesi’nce ilk derece mahkemesinin istinaf süresini tebliğden başlatması nedeniyle, ihlal oluşturduğu sonucuna varıldığı, hal böyle olunca Bölge Adliye Mahkemesi’nce ilk derece mahkemesinin takibin iptaline ilişkin kararına yönelik istinaf nedenlerini hiç incelemediği anlaşılmıştır.
O halde; Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararı göz önüne alındığında, alacaklı vekilinin istinaf başvurusunu süresinde yaptığının kabulü gerekir ve bu doğrultuda; Dairemizin onama kararı kaldırılarak, Bölge Adliye Mahkemesi’nce alacaklının istinaf talebi değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar vermek gerekirken alacaklı vekilinin istinaf isteminin süre yönünden reddine dair karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Anayasa Mahkemesi’nin 13.02.2020 tarih ve 2017/27177 başvuru numaralı ihlal kararı gereğince Dairemizin 09.5.2017 tarih ve 2017/3563 E. - 2017/7436 K. sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, alacaklının temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nin 371. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 17/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.