11. Hukuk Dairesi 2014/16554 E. , 2015/1532 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Tüketici Mahkemesi’nce verilen 12/06/2014 tarih ve 2012/572-2014/1184 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, davalı bankadan birden fazla kredi kullandığını, mali sıkıntılar nedeniyle borcunu ödemede sorun yaşadığını, bir kısım borçlarının ödenmesine karşın bir kısmının da icra yoluyla davalı tarafından tahsil olunduğunu, ancak davalı tarafından tahsil edilen krediler arasında yer alan 19.10.2005 tarih ... nolu 23.200,00 TL"lik krediyi kullanmadığını, bu kredi nedeniyle yapılan tahsilatın yasal olmadığını ileri sürerek fazlaca tahsil edilen paranın ödeme tarihinden itibaren işletilecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı iddialarının yersiz olduğunu, yapılan tahsilatların kullanılan kredilerden kaynaklandığını, müvekkilince bu tahsilatlar sırasında bir kısım alacaklarından da vazgeçildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının akdedilen gayri nakti kredi sözleşmesi uyarınca davalı banka tarafından kullandırıldığı iddia edilen 23.200,00 TL tutarlı krediyi hiç kullanmadığını iddia ettiği, alınan raporlar uyarınca davacıdan yapılan tahsilatların hukuka uygun olduğu, fazlaca yapılan bir tahsilatın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
1-Dava, taraflar arasında akdedilen gayri nakdi kredi sözleşmesi uyarınca davacıya kullandırıldığı iddia edilen 23.000,00 TL"lik kredi nedeniyle haksız tahsil edilen meblağın istirdatı istemine ilişkindir.
4822 Sayılı Kanunla değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un 3/e maddesinde; tüketicinin "Mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi", 3. maddesinin h bendinde tüketici işleminin "mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemi" ifade edeceği, aynı yasanın 2. maddesinde ise bu kanunun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal veya hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsayacağı belirtilmiştir.
Somut olayda, dava tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlanmış ise de mahkemenin kabulünde olduğu üzere ihtilaf konusu alacak ticari krediden kaynaklıdır. Davada bankacılık işleminden kaynaklanan alacak talep edilmiş olup, mülga 6762 Sayılı TTK"nın 4 ve 5. maddeleri ve 6102 Sayılı TTK"nın 4/1-f maddesi uyarınca, bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı belirtilmiştir.
Somut olayda 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un uygulanmasını gerektirir bir husus da bulunmamaktadır.Bu itibarla, mahkemece eldeki dava yönünden Ticaret Mahkemesi"ne görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görülüp karara bağlanması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.