11. Hukuk Dairesi 2014/16371 E. , 2015/1531 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04.07.2014 tarih ve 2013/341 - 2014/158 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve fer"i müdahil ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... tarafından el konulması öncesinde ... aracılığıyla... Şirketine 794,087 TL yatırdığını, el koyma sonrası ..."nin ... ile birleştirilip tüm aktif ve pasifi ile ..."ye devredildiğini, davalılardan ..."nin ......"nin külli halefi olduğunu, bu olaylar sonrasında müvekkilince yatırılan paranın devlet güvencesi altında olmayan off shore hesabına yatırıldığı gerekçesiyle iade edilmediğini, ... yöneticilerinin off shore bankasını aracı kılmak suretiyle dolandırıcılık ve usülsüz kredi kullandırmak suçlarından yargılanıp ceza aldıklarını, söz konusu kararda, off shore şirketinin kağıt üzerinde kurulan paravan bir şirket olduğu, buraya havale edilen paraların gerçekte havale edilmeyip banka bünyesinde tutularak usulsüz kredilerle bağlı şirketlere kullandırıldığının tespit olunduğunu, müvekkilinin yatırdığı paranın 12.02.2000 tarihinden dava tarihine kadar değişen oranlarda işlemiş avans faiziyle birlikte 4.763,00 TL"ye ulaştığını ileri sürerek 4.763,00 TL"nin davalıdan tahsiline 794,087 TL ana paraya dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere yönelik itirazlarıyla birlikte diğer davalı ... ile yapılan sözleşme uyarınca borcun asıl sorumlusunun ... olduğunu, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... vekili, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye ilişkin itirazlarıyla birlikte davacının kendi iradesi ile parasını devlet güvencesi altında bulunmayan hesaba yatırdığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... vekili, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının 6.12.1999 tarihinde ..."nin ... Şubesi aracılığıyla ... Şirketine 734,00 TL para yatırdığı, bahsi geçen paranın... hesabına aktarılmış gibi gösterildiği ancak aktarılmadığı, bu şekilde toplanan paraların ... Grubuna kredi olarak verildiği, dava konusu mevduat nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunduğu, dava konusu işin ticari iş niteliğinde olduğu, taraflar arasında akdi ilişkinin bulunmadığı gerekçesiyle hesap açılış tarihinde yatırılan 734,00 TL asıl alacak ve asıl alacağın dava tarihine kadar işlemiş avans faizi toplamı 4524,34 TL"nin davalıdan tahsiline, 734,00 TL asıl alacak miktarına dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili ve Fer"i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı .... vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden ..."ye iadesine, davalı ... harçdan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.