19. Ceza Dairesi 2017/3354 E. , 2018/663 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
1)Her iki sanık hakkında İİK’nın 337/a maddesine aykırılıktan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
Şikayetçi vekilinin şikayet dilekçesi içeriğine göre, gerçek şahıs borçlu ... yönünden şikayette bulunduğu anlaşılmakla; sanıklar hakkında şikayette bulunulmaması nedeniyle beraatlerine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
a)02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 337/a maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nun 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
b)Sanık ... hakkında hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK."nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Her iki sanık hakkında İİK’nın 345/a maddesine aykırılıktan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
İİK’nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179 ve 6762 sayılı TTK."nın 324. maddesinde öngörülen koşullarda şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketlerin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle, borçlu şirketler hakkındaki kesinleşmiş icra takip dosyalarında bunlarla belirlenecek mevcut borçlarda getirtilerek, şirketlerin pasifine eklendikten sonra bilançolar ve banka hesapları da esas alınarak karşılaştırılmalı bilirkişi incelemesi yaptırılıp, şikayet tarihi olan 21.05.2012 tarihi itibariyle şirketlerin iflasının istenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı saptanıp, sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerekirken, borçlu şirketlerin aktif ve pasif durumunu tam olarak belirlemekten uzak, dönem varlıklarının ve borçlarının neler olduğunu açıkça belirtmeyen ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu esas alınarak eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
aa)5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaşma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezası gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 345/a maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup, sonucuna göre hukuki durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi,
bb)Sanık ... hakkında hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3)Sanıklardan ... hakkında İİK’nın 331. maddesine aykırılıktan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Şikayet dilekçesinde, sanığın hangi eylemiyle alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mal varlığından neleri eksilttiği somut olarak belirtilmemiş olup, İİK"nın 351. maddesindeki, şikayetçinin dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlı olduğuna ilişkin düzenleme dikkate alındığında, hakimin re"sen araştırma zorunluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle, sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 331/1. maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nun 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafii ile sanık ...’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 24.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.