10. Hukuk Dairesi 2008/16163 E. , 2010/2543 K.
"İçtihat Metni".......
Davacı; askerlik dönemi hariç 01.03.1986-01.03.1993 ve 01.09.1994-12.04.2004 tarihleri arası dönemde sürekli çalıştığının tespitini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, tüm taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava; davalı işverene ait kuyumcu dükkanı işyerinde 02.03.1993-02.10.1994 askerlik dönemi hariç olmak üzere, 01.03.1986-01.03.1993 ve 01.09.1994-12.04.2004 tarihleri arasında sürekli çalışmanın tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, 21.01.2008 tarihli bilirkişi raporu çerçevesinde; askerlik hizmeti için 02.03.1993 tarihli işten ayrılmış olma nedeniyle, ilk döneme ilişkin eksik bildirime konu çalışma süreleri yönünden davacı isteminin reddine karar verilirken; askerlik sonrası işe başlama tarihi, makul süre gözetilerek 15.10.1994 tarihi olarak alınmış ve 01.03.1995-14.04.2004 tarihleri arası bildirim dönemi dikkate alınarak, 15.10.1994-01.03.1995 tarihleri arası eksik bildirime konu 135 günlük çalışmanın tespitine karar verilmiştir.
1-Mahkemenin, 15.10.1994-01.03.1995 dönemine ait eksik bildirime konu 135 günlük çalışmanın tespiti ile; 01.03.1995-14.04.2004 tarihleri arası dönemin, davalı kuruma bildirilmiş olması ve tespitinde hukuki yarar bulunmadığından bahisle redde ilişkin kararı yerindedir.
2-Davacının, askerlik öncesi 01.03.1986-01.03.1993 tarihleri arası döneme ilişkin istemine gelince;
Davacı ...’nın 02.03.1993 tarihi itibarıyla, askerlik hizmeti nedeniyle davalı işverene ait işyerinden ayrılmış olması ve askerlik süresinde hizmet aktinin askıda olması karşısında, bu döneme ilişkin eksik bildirime konu çalışmaların hak düşürücü süre kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Davalı işverene ait işyeri dönem bordrolorına göre, 01.03.1991-31.01.1993 tarihleri arası tüm çalışmalar davalı Kuruma bildirilmiş ise de, davacıya ait hizmet cetvelinde sözkonusu bildirimlerin kayden yer almaması karşısında; dönem bordroları ile bildirilen bu çalışmaların,hizmet cetvelinde görünmeme nedenleri ve bu yöndeki uyuşmazlığın usulünce yapılacak araştırma ile çözüme kavuşturulmasında, davacının hukuki yararı kuşkusuz vardır.
./..
-2-
Öte yandan; bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeniyle ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmelidir.Bu bakımdan, işçilik alacaklarına ilişkin, varsa, dava dosyası celbedilmeli; sigortalının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu yeterince araştırılmalı, o dönemde sigortalıyı yakından tanıması gereken müdür, şef, ustabaşı ve çalışma arkadaşları ile aynı çevrede iş yapan başka işverenler veya bu işverenlerin çalıştırdığı kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı, yapılan işin ve iş yerlerinin nitelik itibarıyla mevsimlik olup olmadığı saptanmalı, davacıyla ilgili tüm belge ve kayıtlar varsa davalı işverenden istenilmeli, çalışmanın varlığı ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalı, elde edilecek kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen yapılacak araştırma sonucu; şayet, 01.03.1986-01.03.1993 dönemine ilişkin davacı isteminin kabulüne karar verilirse, 13.01.1973 doğumlu olup 13.01.1991 tarihinde onsekiz yaşını ikmal eden davacı yönünden, 506 sayılı Yasanın 60/G maddesi hükmünün gözetilmesi gerekeceği unutulmamalıdır.
O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davacı ve davalılardan ..."e iadesine, 25.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
........