Esas No: 2019/11858
Karar No: 2022/2540
Karar Tarihi: 17.02.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11858 Esas 2022/2540 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararında, sanık sahte plaka levhaları ve araç trafik belgeleri düzenleyerek resmi belgede sahtecilik suçunu işlemiş ve mahkum edilmiştir. Kararda belirtilen hususlar arasında, sahtecilik suçunun aldatıcılık niteliğinin olması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif şekilde anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından kaynaklanan fiili iğfalın aldatıcılık niteliğini göstermeyeceği vurgulanmaktadır. Bunun yanı sıra, sanığın temyiz nedenleri arasında zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmaması ve yargılama giderlerinin hazineye değil sanıktan tahsil edilmesi gerektiği gibi konular da yer almaktadır. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır:
- 5237 sayılı TCK'nin 43. maddesi: Değişik zamanlarda düzenlenen belgeler nedeniyle zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığına dair madde.
- CMK'nin 324/4. maddesi: Yargılama gideri olarak hesaplanan miktarın, 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20,00 TL'nin altında olması nedeniyle hazineye yükletilmesi yerine sanıktan tahsil edilmesine dair madde.
- 5237 sayılı TCK’nin 53. madd
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 tarih ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 tarih 2011/8-335 Esas ve 2012/1804 Karar sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği ve belgede sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliği bulunup bulunmadığının takdir ve tayini hakime ait olup, yasal unsurlarının tam olup olmadığı ve aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığı hususunda gözlem yapılması gerekiyorsa da, dosyada asılları bulunan suça konu plaka levhaları, araç trafik ve tescil belgeleri üzerinde heyet olarak yapılan incelemede; belgeler üzerinde soğuk mühür izlerinin bulunduğu ve aldatıcılık niteliğinin olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1) 5237 sayılı TCK'nin 43. maddesinde, "değişik zamanlarda" ibaresine yer verilmiş olması nedeniyle, aynı zamanda düzenlenen belgeler nedeniyle zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı anlaşılmakla; suça konu sahte belgelerin aynı anda ele geçirilmesi, değişik zamanlarda düzenlendiğine dair delil bulunmaması karşısında; 5237 sayılı TCK'nin 43. maddesinin uygulanması koşullarının oluşmadığı, ancak belge sayısının temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında bu madde uyarınca cezada artırım yapılması;
2) Kabule göre de;
a) Yargılama gideri olarak hesaplanan miktarın, CMK'nin 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20,00 TL'nin altında olması nedeniyle hazineye yükletilmesi yerine sanıktan tahsiline karar verilmesi,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.