15. Hukuk Dairesi 2018/5454 E. , 2019/4467 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan imalât bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı, 04.03.2014 tarihinde davalı şirket ile 800 adet düz ve 25 adet kollu olmak üzere toplam 825 adet sandalye imalâtı sözleşmesi imzaladığını, sandalyeleri teslim aldıktan sonra tamamının ayıplı çıktığını, bu ayıbın ise karşı tarafın vaat ettiği özellikteki sandalyelerle teslim ettiği sandalyeler arasındaki kalite ve işçilik farkı olduğunu, ürünlerin 2 yıl garantisinin olduğunu, 2 yıl garantisi bulunan bu ürünlerin yıpranmasından dolayı karşı tarafın hukuki sorumluluğunun bulunduğunu, davacının Tüketiciyi Koruma Kanunu"ndan kaynaklanan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" hakkını kullanmak istediğini, bunun için davalıya ihtarname çekildiğini, ayıplı satılan sandalyeler nedeniyle davacının ödediği 6.800,00 TL"nin satış tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında; davacı ile yapılan sözleşmenin kağıt üzerinde kaldığını, uygulanmadan davacının başka bir firma ile anlaşarak alışveriş yaptığını, davalı şirketin de bu alışverişe yardımcı olduğunu, ayrıca sandalyelerin ayıplı olmadığını, iki seneye yakın düğünlerde kullanılan sandalyelerin yıpranması, eskimesinin de doğal olduğunu, 2 sene garantinin imalât hatalarına karşı olduğunu, kötü kullanma, eskime yıpranmayı kapsamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki 04.03.2014 tarihli sözleşme uyarınca davacıya teslim edilen 800 adet düz ve 25 kollu sandalyenin davalıya iadesi ile, davacı
tarafından davalıya ödenen 66.400,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu miktara sandalyelerinin davalıya teslim edildiği tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla talebin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında mevcut delillere göre sözleşme konusu sandalyelerin 19.04.2014 tarihinde teslim edilip kullanılmaya başlandığı, kullanım sırasında ortaya çıkan gizli ayıpların 22.12.2015 tarihli ihtarname ile tespit edilip davalıya ihbar edildiği, teslim tarihinden ayıpların ortaya çıktığı tarihe kadar sandalyelerin düğün salonunda kullanılarak ekonomik yarar sağlandığı anlaşıldığından, mahkemece bu konuda uzman teknik bilirkişiden alınacak raporla kullanım bedeli hesaplattırılarak davacıya yüklenmesi ve davada hesaplanıp tahsiline hükmedilen davacı tarafından davalıya ödenen 66.400,00 TL"sinden düşülerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmeyen taraf vekilleri lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 176,60 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan harcın temyiz eden davalıya iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.